Sevmek birbirine değil, birlikte aynı noktaya bakmaktır. exupery
Mehmet Emin Kara
Mehmet Emin Kara

SEVDA TEPESİ

Yorum

SEVDA TEPESİ

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

551

Okunma

SEVDA TEPESİ

Burnundaki çilleri, gözündeki maviyi görmek için sabırsızlanıyordum.
17’ sinde nasıl aşık olursa insan, öyle aşktım ona.
Son anda, gelemeyeceğini söyledi telefonda.
O zamanlar, sevgililer sadece hafta sonları görüşebilirl
erdi. Bir muhallebicide buluşur, sütlaç yerlerdi. Erkek, ancak hesabı ödedikten
sonra neşelenirdi. Para kıtına yetiyor, bir aksilik çıkmadan
muhallebiciden
çıkmalı
Demek, bir hafta daha göremeyeceğim Hacer’i...Yüreğimde
bir sıkıntı, tozlu kaldırımlara
vuruyorum kendimi. Gültepe’ li gençler, çok yürürler. Minibüs
parasından tasarruf etmek değildir bunun
sebebi. ( Hoş o da önemsiz değildir. )
Hayaller, yürürken
canlanır; 17 yaşın rüzgarı saçları
dağıtırken, çilli
kızlarla iyi kalpli esmer oğlanlar mutlu sona ulaşırlardı.
Nasıl olduysa
ayaklarım sevda tepesine götürdü beni. Hacer’le pastaneden sonra mutlaka bu tepeye
gelirdik. Ben onu mavi gözlerine
bakarak öperken, boğaz vapurları düdük çalarak bizi
selamlardı.
Işte, bizim gibi iki aşık Sevda Tepesi’ndeki ağacın
altından henüz kalkmışlar, benim olduğum tarafa doğru
geliyorlar.
Kız, sevgilisinin
göğsünden kafasını kaldırıp çevresine bakıyor. Aynı anda geri dönüp koşmaya
başlıyorum.
Insan hem tüm
gücüyle koşarken, hem de tüm zavallılığıyla ağlayabilir mi?
Şimdi anlıyorum ki; o
şekilde ağlamamın asıl nedeni, Hacer’i amcasının oğlu Cemil’ le sarmaş dolaş görmem değil, hayatın kirli bir şey
olduğunu öğrenmemdi.
Bir hafta sonra aradı beni Hacer. Sesi her
zamanki gibi sıcacıktı; ama bu kez içimi acıtıyordu. Buluşmak için sözleştik. O gün
hiç bir şey belli
etmedim ona. Bana "Durgun görünüyoraun" bile demedi.
Sevda Tepesi’ de mavi gözlerine
bakıyorum yine; ama her zamankinden çok, tutkuyla öpüyorum.Vapurlar her zamankinden çok yüksek sesle
selamlıyorlar bizi.
Hacer, " Seni seviyorum " diyor.
Hayatın kirli bir şey olduğunu çok çabuk öğrenmişim. " Ya
Cemil’i? " diye soruyorum.
Hacer’i, mavi gözlerindeki tarifi imkansız şaşkınlık ifadesyle hatırlıyorum şimdi.
Öyle hızla kalkıp ayrıldım ki yanından, peşimden gelmeye çalışmadı bile. Sadece oturduğu yerden bir kez ismimi
söyledi.
Hacer’in burnundaki çilleri, gözlerinin mavisini ve o vapur düdüklerini hiç ama hiç unutmadım.
Bir de soru kaldı o günden aklımda. Hacer’i öylece bırakıp gitmiştim.Acaba, yanında minibüs
parası var mıydı ?





Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Sevda tepesi Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Sevda tepesi yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SEVDA TEPESİ yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
Paylaş
YAZI KÜNYE
Tarih:
27.8.2015 21:33:34
Beğeni:
0
Okunma:
551
Yorum:
0
BEĞENENLER
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL