Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Sihirli Kalem
Sihirli Kalem

“Yitip giden zaman, naftalin kokulu sandıklar; hep onlar yüzünden”

Yorum

“Yitip giden zaman, naftalin kokulu sandıklar; hep onlar yüzünden”

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1071

Okunma

“Yitip giden zaman, naftalin kokulu sandıklar;  hep onlar yüzünden”

“Yitip giden zaman, naftalin kokulu sandıklar; hep onlar yüzünden”










Ucundan kıyısından güldü her giden, içinde binlerce şehrin yangınını taşır gibi.

Sonra içten içe yaktı gemilerini. Gelenlerin kahkahaları hiçbir zaman yankılanmadı duvarlarda, gözyaşları nem tuttu dört köşede astım krizlerine döndürerek aşkı.

Sonra hep o gidenler mesken tuttu giden yolcu salonlarını. Uzun yollar düştü kaderlere, uzun yıllar mesafeler koydu iki gönlü iki kıyısından tutuşturarak.
Giriş kapılarında gelen yoktur tabelaları asıldı gün be gün.
Bekleyenler yaş döktü, yaş aldı saçlarında sırıtmaya başlayan aykırı beyazlar içinde.

Hep o gidenler…


Son zil onlar için çaldı. Koşarayak titretti hıçkırıklar vapur küpeştelerini, Otobüs camlarını sarstı gizliden gözyaşını gizleyen bir yalancı. Tuhaf şarkılar söylüyordu mendil satan çocuklar.

Tuhaftı, acıydı tenlere buz soğuğunu getiren.
Ayrılıktı, herkesi aynı yerden ayrı hikayelerle öldüren katil.

Giden yolcu salonlarını hiç sevmedim ben.

Giden biri olduğumda bile nefret ettim kendimden. Ne otobüs merdivenleri tekmeledim ve kim bilir kaç gidene söylendim durduğum yerden.

Ardına bakmayan adamlar hep kırdıkları kanadın günahını taşıdılar giderken. Ağlayan kadınlar hep gidenden arda kalan yaralarına dokundu iyileştirip. Herkes birilerine ağladı, birilerini ağlattı son düdüğünü çalarken İskelede vapurlar, otogarda Yedi otuz beş seferini bilmem Anadolu’nun hangi şehrine yapacak otobüsler.

Ben terminallerdeki oturakları sevmedim hiç.
Oralarda hep gitmeden önce acılar yudumlanmış , hayaller parçalanmış da dökülmüş yolun ortasına. Her gidene bulaşmış terk’in her harfi.

Onun içindir ki hiç sevmedim kapılarını, peronlara giderken bir koridor boyu uzanan,
onun içindir ki gökyüzüne havalanan uçağın kanatlarına bakarak geçiriyorum her yolculuğumu.
Ben gidenleri sevmedim hiç.

Bir büyük ümit götürdükleri için, kaçarak uzaklaştıkları belirsiz yolculuklarına bir günah daha ekledikleri için. Her günahında eksilttiği için kalanı, gidene dair her parçadan nefret ettim ben.

Ne terminallerde satılan oyuncaklar yitirdi sevimsizliğini ne de satılan aşk romanlarındaki hayalperest aşk hikayeleri. Gitmeden dakikalar önce yudumlanan soğuk çaylar da yitirdi bütün masumiyetini.
Gidene duyduğum bütün iyi duyguları yitirdim ben.

Otobüs terminallerini hiç sevmedim,
Giden yolcu kapılarına duvar örmek istedim hep. Gelenleri özendirecek tabelalar asmak geçti içimden.
Oysa biletleri kesmişti niyetlenen önceden. Ayrılık hattı belirginleşmiştir alınyazılarında, vedalar edilmiş, "görüşürüz"ler ertelenmiştir mahşer günlerine.

Bir sonraki yolculuklar için açılmıştır kumbaralar biriken gözyaşı gidenden arta kalacak acıya yetecek diye.
Sevemedim işte.

Ne zaman anladım yitirmek duygusunu, o zaman hissettim sevgisizliği.

Terminalleri hiç sevmedim ben,

Çocuk gülüşümün olduğu ,sararmış tek fotoğrafa bakarken annem derdi;
“Yitip giden zaman, naftalin kokulu sandıklar, hep onlar yüzünden”

Hala içimde, kuru gürültülerle, sancılı sabahlara gebe öfkem.

Bana sarıldığında ölmüş bir adamın ağırlığını sırtladım.

Bilemedim.

Ağırım, o günden beri.

Hiç sevmedim ben, o karanlık, o küf kokan terminalleri…










Nuray KAÇAN-2015

İZMİR







" Bütün kalanlara..."
























Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
“yitip giden zaman, naftalin kokulu sandıklar; hep onlar yüzünden” Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz “yitip giden zaman, naftalin kokulu sandıklar; hep onlar yüzünden” yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
“Yitip giden zaman, naftalin kokulu sandıklar; hep onlar yüzünden” yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
nitemtran
nitemtran, @nitemtran
19.7.2015 15:49:25
Zaman gider ki bu tek taraflı hareket, sonunda da ölüm olduğu için, çok kederlidir. Yitip gitmek ise çok daha ağır bir kayba işaret ediyor sanki. Hiçbir tabibin yardım edemediği kalp ağrılarının sebebi bu yitip gitmeler, bu dönüşsüz ayrılıklar değil mi zaten. Hüzünlü, sitemkar dil etkileyiciydi.

Saygılarımla
Kemnur
Kemnur, @kemnur
19.7.2015 09:20:54
Paylaşmanız vesilesiyle yazınızı okumak imkanım olduğu için mutluyum...Konuyu işleme şekliniz ve tarzınız okumaya keyif katmakta. Güzel paylaşımınıza,edebiyata verdiğiniz emeğe ve yaşattığınız okuma keyfine teşekkürler... Tebriklerimle... Saygıyla...
Bir tutam hayat
Bir tutam hayat, @birtutamhayat
19.7.2015 06:17:42
Sevimsizdir bu vedalaşmalar daima.
Çok yakar insanın canını, yarım yamalak mutluğunu da törpüler dururlar.
Ve,
o otobüs terminalleri...
Ne soğuktur, ne kasvetlidir.
Orada şüphesiz tebessümler de, sevinçler de gizlidir ama,
hüzünlere nazaran ne kadar azdırlar, ne kadar gariptirler, ne kadar boynu büküktür onların.

Ben,
uzun tecrübeler sonucunda,
derin acılar nihayetinde,
bu sevimsizliği alt etmenin formülünü keşfettim.
Sana da vereyim istersen sırrımı.
Ve,
böylece asla üzülmez, acılara düşmezsin terminaller girdiğinde hayatına.

''Asla hayatından birinin çekip gitmesine izin verme. Birilerini yolcu etmek için terminallere, garlara, limanlara düşmesin yolun. Daima giden sen ol. Kalan başkaları olsun.''
İnan, çok daha az oluyor acıların.
Katlanması çok daha kolay oluyor.

Bayramınızı kutluyorum.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL