Dünya değişti…
İnsanlar tebessüm etmeden, selam vermeden yanımdan geçmiyorlar artık. Ben de onların tebessümünü ve selamını karşılıksız bırakmıyorum. Artık haberleri izlerken kasılmıyorum da. Dünyamızda çok güzel şeyler oluyor.

Kimin aklına gelirdi ki silah üretimi yapılan fabrikaların rengârenk çiçek bahçelerine dönüşeceği? Son günlerde gazetelerin manşetleri de değişti. Hayırda yarışan insanların fedakârlıklarını okumak bizi de hayırlı işler yapmaya teşvik ediyor.

Vefalıyız!
Arkadaşlarımız vefalı,
Komşularımız vefalı,
Akrabalarımız vefalı...

Herkesin sözünde durduğu, çekin senedin unutulduğu bir asırda yaşıyoruz. Daha düne kadar bankaların kıskacında ezilen insanların ve faiz ödemekten telef olup yıkılan yuvalardan gelen çığlıkların yankısı hala kulaklarımda çınlıyor. Neyse ki artık bir kişi diğerine "Nasılsın?" dediğinde onun derdiyle dertleniyor!

Hani bir zamanlar canlı hayvanları anahtarlık yapan, bırakın hayvanları birbirini boğazlayıp öldüren insanlar vardı.

Biz böyle bir dünyada yaşıyorduk!

Dünyanın gözü önünde ülkeleri talan eden, ocakları yakıp yıkan, mazlumları aşağılayan ve yağmalayan zorbalardan bahsederken, çocuklarımız bizi masal dinler gibi dinliyorlar artık.
Kendinizi yormayın.
Bırakın onlar bunları masal olarak bilsinler.

Sahi yaşadıklarımız bir masal değil miydi zaten? Sonunda kötülerin yenildiği ve iyilerin muradına erdiği kısa bir masal. Bir varmış bir yokmuş ile başlayıp biten...

Dedi ki: "Yeryüzünde kaç yıl kaldınız?"
Dediler ki: "Bir gün ya da bir günün birazı kadar kaldık, sayanlara sor."
Dedi ki: "Yalnızca az bir zaman kaldınız, keşke bilseydiniz.” 112/114

Allah (C.C.) bilenlerden ve bildiğiyle amel eden salih kullarından bizleri ayırmasın. Yaşadığımız masalın sonunun hayırlı ve güzel olması dileğiyle;
Uykunuz hafif olsun...

Aynalardaki Suretimiz-Mat Yay. /Deneme kitabımızdan alıntı...