Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
Seher Göçmez
Seher Göçmez

NAR'DAN NUR'A YOLCULUK ...

Yorum

NAR'DAN NUR'A YOLCULUK ...

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

834

Okunma

NAR'DAN NUR'A YOLCULUK ...

Bir zamanlar Rabb’in meleklere: «Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım» demişti. (Melekler): «A!.. Orada bozgunculuk yapacak ve kan dökecek birisini mi yaratacaksın? Oysa biz seni överek tesbih ediyor ve seni takdis ediyoruz» dediler. (Rabb’in): «Ben sizin bilmediklerinizi bilirim.» dedi.
Bakara: 30
Ademe Secde etmeyen İblis, her insanda bulunan ondan ayrı olmayan ve Nefsi emare denilen nefs basamağının olduğu yerdir.
Ben Onu dumansız ateşten yarattım der, Kuran’da, Dumansız ateş, Egosal benlik güden ve ukalalık yapan nefs yanımızdır.
Putlarla doludur. Ben varım ben bilirim, benim, kıskanma, haset, kin, vb Temeli sahiplendiklerini kaybetme korkusudur.
Bu tür duygular dumansız ateştir ve insanı yakar. Kişi İblisliği ile herşeyin kendine secde etmesini ister, ve kendi şeytanına da secde eder.
Safiye makamına gelene kadar kişi egosal yanlarından arınır. Ve burası Muhammed makamıdır. Yanan NAR,NUR olmuştur alevler gitmiş ve NUR kendini göstermiştir.
Ve Hz. Muhammed burda derki, Adem çamurla balçık arasında iken benim NURum yaratılmıştı. Demek ki önce var Olan yaratılmış OL_AN Muhammedi NUR dur. Meleklerinde, bozguncu olarak gördüğü egosal benliktir ve bu benlik ara bozucu her türlü hali taşır.
Muhammedi Makama gelmiş her insan. Egosal benliğinden sıyrılmış kişiye ise İblis Secde eder ki Hz. Muhammed ben İblisimi kendime secde ettirdim der...
Bu durumda yaratılan ilk Nur’un sahibi de Ademdir.
(Rabb’in): «Ben sizin bilmediklerinizi bilirim.»
demesi ise, İnsan unutkandır. Dünyaya geldiğinde nefsi safiye makamında bir bebektir. Ama hiç bir tercübesi yoktur. Ruhu yaşlı olmasına rağmen bildikleri kendine unutturulmuştur.
Kendisinde Ol_AN manalarının açığa çıkması ile, kendini hatırlamaya başlar.
Fakat bu hemen olmaz, çünkü BAK_ARA suresi Kurandaki en uzun suredir ki, kişi kendini ÖZ’ünü arama ve bulma yolunda, kendine kat ettiği yollarda, her türlü deneyimden geçer. Sure’nin, Türkçe manası olan, İNEK bizim nefsi emare yani hayvansal nefs yanımızı gösterir.
Kişi Kendi Özüne erene kadar, esmaül hüsna denilen isimlerinin, yani manalarının kendinde açığa çıkışını seyreyler.
AŞK bu yolun kolaylaşmasını sağlayan en yoğun duygu basamağıdır. Arzular ve istekler tamamiyle ŞEHVET boyutundadır.
Ve kişinin pişip, olgunlaşmasını sağlar.
AŞK iki kişiliktir, sen ve ben vardır burda. Tevhide kavuşana kadar, İki kişiden birisi, sevgilide yok olur, O’nun kendi olur. Hani derler ’’ bensiz ve sensiz ’’ denilen yerdir.
Çokluktan kurtulan, Vahdet birliğinde, kendi ÖZüne kavuşur. Burada istek veya arzular Hayvani boyutdan Şehvet den çıkmış ve insan olmuş ve ŞEVKAT’e dönmüştür.
Bakarki ortada Yaratıcıdan başka, kimse yok. Sen ben kavgaları bitmiş ve karşıdaki insanların kendi manalarının suretlenmiş olarak karşısına çıktığını anlar.
Yaratıcı suretlerden münezzehtir ve suretlerle sınırlanamaz. Kendi bilinmekliğini istediği için İnsanı yaratır. Yani manalarının açığa çıkış yeri insandır. Varlık sahasına ete ve kemiğe yani maddeye bürünerek ortaya çıkar. Ve isimler alır. Seher, Ayşe, Günay,Saadet, Şenay, Eren, Birol, Hüseyin, Aslan vb saymakla bitermi 6144 insan var yeryüzünde şuan...
Evet, Sizin bilmediğinizi bilirim. BEN’i ancak BEN bilirim. Benden açığa çıkan bir esma ile sınırlı değilim...
Seher Göçmez

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Nar'dan nur'a yolculuk ... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Nar'dan nur'a yolculuk ... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
NAR'DAN NUR'A YOLCULUK ... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL