Boşluklarını doğru cevaplarla doldurduğum sınav kağıdımı kaybedeli yıllar geçmişti. O günden beri sorusu ve sorgusu kalmamıştı hayatın. Herşeyin tek bir cevabı olduğunu keşfetmiştim.
Bana ne ! İşte bu kadar basit. "Bana ne" fenomeni beni vurdumduymaz gösteriyor, üstümde bir numara büyük duruyor diye düşünüyorsun. Normal. İşte sana alternatif cevap; Sana ne ! Her koyunun kendi bacağından asıldığı gerçeğini çöpe atamayız. Gemisini kurtaran kaptan daimi favorim.
Kendi anlayışımın inşa ettiği kaleyi truva atınla yıkabileceğini sanman, senin zekanın bir ürünü. Bana ne.
Hiç birşeyi olmayan kadar özgürü yoktur bu dünyada. Her sabah özenle bomboşluğumla zihnimi sildiğim doğru. Bazen silinecek birşey bulamadığım da.
Sekiz rakamına anlam yüklemedim uzun yıllar. Fakat beni sinsice takip edip, her taşın altından çıkmasına ne demeli. Çiftti üstelik. Ben hoyratca teki severken hemde. Amcamın ben çocukken birilerinin geç kalmasına kızıp " Sekiz saattir nerdesiniz? " repliği yıllarca kulaklarımdan gitmedi. Neden yedi değil, neden dokuz değilde sekiz ?
Neden ilkokul numaram sekizle bitiyordu? Neden sekizle biten yıllar dönüm noktam oluyordu?
Bunları düşünecek kadar uzun süre kalmış mıydım zihnimin labirentlerinde. Hayret !
Sonra bilardo topunu gördüm. Öylesine esrârlı, öylesine asil ve öylesine siyah. Son hamle ve son top. Orda öylece durup bana ismini söylüyor. " Ben sekiz. Senin sekizin. Yıllarca peşinden koştuğum sen. Sana geldim"
Zihnimin senin üzerinde bölme, parçalama, farklı anlamlar üretme çılgınlığına mani olamıyorum. Nereye varacağımı bilmiyor olmam ayrı bir muamma.
" sekiz, ek, iz, sek, eksiz, siz, zeki, eski, siz, kez"
Seninle sek biz, eski bir ikiz
Çizdiğim eksiz, sekizli bir iz
.....

Amaaann bana ne !
Girişi kolay çıkışı zordu zihin labirentinin. Sopayı tebeşirleyip sert bir vuruş yaptım. Sekiz; sekiz ayrı banda çarparak havaya fırladı. Ayaklarımın dibine düştü. Mavi bir kuş gözlerine yüklediği sonsuzluğu gözlerime gömerek uzaklaştı. Eğilip siyah topu elime aldım. Sekiz rakamı eğik duruyordu. Onu şükranla öperken gözlerimi yumdum.
" Siyah bir topu öpmek oldukça anlamsız" dedin.

Benim anlayışım böyle a canım. Öperim severim bundan Sana ne !