12
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1933
Okunma
Çok mu gördün minikcik heyecanı mı?
Yüreğinden kovdun da rahatladın mı?
Dilediğince özgürsün, istediğin yağmurda ıslana bilirsin, istediğin yürekte güneş, ay olabilirsin.
Aşk karşılık beklenmediğinde aşktır, sevgi bile beklemiyorum, artık senden izinsiz seviyorum /seni / artık yokluğunun sefiliyim, çünki yokluğun varlığını geçti.
Yokluğunu varlığındaki gibi seviyorum, çünki yokluğuna hiç gitti beni terk etti demedim, seni hiç şikayet etmedim, üzdüğünü cehennemin ortasında yapayalnız bıraktığını söylemedim... Kalsam da yalnız hârlar içinde.
Yokluğun her tarafımı acıtıyor, anlatamadığım sessiz çığlıklarsa işte onlar derya / beni boğar. Bana hep asil bir yüreğin var derdin, peki niye septin üzerime bunca yokluğu... Hep ben seni asla terketmem derdin, kaç defa "elveda" dedin saydın mı hiç ? Hani sevenler hiç ayrılmazdı ? Hani gerçek seven bırakmazdı ? Hani sen gerçek sevendin, ne oldu ? Varlığın hayat vermişti bana, ama şimdi yokluğun bulanık, hislerim alev ve kalemim son nağmeden çalar, yazmak istiyorum hiç durmadan, biter mi acaba yazmakla yokluğun ? Korkuyorum.
Hiç kimse yokluğunda bu kadar sevilmemişti, hiç kimse bu kadar haylaz yokluğunla uğraşmadı, asker nasıl savaşta ölünce postalları ile gömülürse, çıkarmasınlar yokluğunu beni de gömsünler, yokluğun artık benim oyuncağım, sürekli yanımda gezdiriyorum, tıpkı senin oyuncağın olduğum gibi... Gözyaşlarıma saklıyorum arasıra, ağlamak fayda etmez biliyorum, olsun be canım ben razıyım, sayende öğrendim kelimelerle sevişmeyi, mısralarla oyalanmayı, bilirsin inatcıyım ! Serce gibi ürkek bir yüreğim olsada, isyan etmem , merak etme, yokluğunu çoğu zaman uyuturum, diş ağrısı gibi yokluğun dinmez ki...
Elveda hayallerimin kahramanı
Yaşanmamış can cekişen hayallerim kaldı geriye
seMa