EY SEVGİLİ !... Seni ! dünyadaki her şeyden çok sevmenin yeterli olmadığını; ancak canımızdan daha çok sememiz gerektiğini biliyorum ve acaba seni gerçekten sahabi efendilerimiz gibi ; canımızdan çok seviyor muyuz ? diye düşünüyorum .
Çünkü ; biz seni sevmenin en büyük göstergesi olan ; senin sünneti seniye’ne ne kadar uyuyor; senin emirlerini ne kadar yerine getiriyor; bize öğütlediğin ve yaşantını , hal ve hareketlerinle bize aksettirdiğin güzel ahlakını kendi hayatımıza ne kadar geçirmiş ve ne kadarını uyguluyoruz .
YA RESULAALAH !... Sen’ ki dünyaya geldiğin anda bile; ümmetim, ümmetim dediğin bizler ; sana laik olamıyoruz . Ümmetin artık senin dininden gittikçe uzaklaşıyor ; yada uzaklaştırılıyor . Bizler bir Avrupa’ laşma sevdası uğruna; yaşantımızı senin yaşantına uygun değil de Avrupa’nın bize empoze etmek istediği; materyalist bir tavırla yaşar olduk.
Çocuklarımızı Senin ahlak ve maneviyatın ışığında değil de; televizyonlarda gösterilen ahlaksız ve beyin yıkayıcı sihirbaz , büyücü dizilerini izleterek büyütüyoruz ; gençlerimiz çağdaş olmanın gereği sandıkları her türlü fenalığın işlendiği; kafe ve barlarda günlerini geçiriyor; internet başında sanal bir dünyada; her türlü ahlaksızlığın , şiddetin gösterildiği ; gençleri dinlerinden ve ailelerinden uzaklaştırmak için hazırlanmış sitelerde saatlerce adata esir alınıyor.
EY SEVGİLİ !... EN SEVGİLİ !... Biz biliyoruz ki ; sen PEYGANBER ve günahsız olduğun halde ; sabahlara kadar tövbe eder; ayakların şişene kadar namaz kılardın; oysa biz tam aksine az tövbe ediyor; alel, acele namaz kılıyor, gece yarılarına kadar televizyon karşısında uykusuz kalıyor, öğleye kadarda uyuyoruz .
Evlerimiz Senin evine hiç benzemiyor; bizler evlerimizi dayayıp, döşüyor, temizliyor; yani eşyaların hizmetçiliğini yapıyor ama evlerimizi senin istediğin gibi , mescide çeviremiyor; çoğumuz evimize gelen misafire namaz kılması için ; kıbleyi bile gösteremiyoruz . Evlerimizde israf başını almış gidiyor. Dünyada ve ülkemizde; yoksulluk tehdidi olduğu halde; yiyecekler ve ekmekler israf edilip çöpe atılıyor. Ümmetin arasında haksız bir gelir dağılımı olduğundan ; aramızda bölünmeler oluyor . Zenginler zekatlarını vermiyor ; bu yüzden yoksullarda ;Senin ( yoksulluk kötülüğe en yakın haldir )hadisi şerifinde olduğu gibi suça itilmiş oluyor; Senin en büyük sünnetin olan selamı bile vermiyor ; veren olursa da çoğumuz almıyoruz ; çünkü (selamun eleyküm ) sözünden utanıyoruz.
Ama yine de şefaatini umuyor; bizi ümmetliğine kabul buyurmanı bekliyoruz ; VE YİNE BİZ BİLİYORUZKİ; SEN EFENDİLERİN EFENDİSİ ; SEN ÜMMETİNE KIYAMAZ,YİNE BİZİM İÇİN ÜZÜLÜR,AĞLAR BİZİM YANMAMIZI İSTEMEZ, AFFIMIZI YÜCE YARATANDAN DİLER ; MAHŞER YERİNDE BİZLERİ SAANCAĞININ ALTINA ALIRSIN.
YA RESULALLAH !... SONSUZ SALAT VE SELAM SEN’İN ÜZERİNE OLSUN.
EYYY !... KAİNATIN VE BİZLERİN YARATIŞINA SEBEP ; İKİ CİHAN GÜNEŞİ ; YARATILANLARIN EN HAYIRLISI ; GAŞIMIZIN TACI ; GÖNÜLLERİMİZİN YEGANE İLAACI GÜLLERİN ; GÜL YÜZLÜ EFENDİSİ . BENİM GÜL PEYGANBERİMCANIM SANA KURBAN OLSU ; ANAM ,BABAM SANA FEDA OLSUN .YA RASULALLAH (s.a.v)
SEVGİ’DEN SEVGİLER
20/4/2015
SEVGİ GÜVEN


Not: Bu yazı 2009 yılı kutlu doğum haftası için BİR TEBESSÜM DERGİSİ için yazdığım yazımdır.