KRAL ÇIPLAK


-Bülent Arınç, “Daha kral çıplak demedim.” dedi. Bununla ilgili öyküyü unutmuşum sen hatırlıyor musun?

-Hatırlamaz olur muyum? Öykü özetle şöyledir:

“Giyinmeye düşkün bir kral, komşu ülke kralının kendisini ziyarete geleceği haberini alınca onu en güzel giysisiyle karşılamak ister. Tellallar çağırtarak becerikli bir terzi arar. Bulunan terzi, kendisine karışılmama koşulu ile akılsızların göremeyeceği bir kumaş dokuyacağını belirtir. Koşulları kabul eden kral onu cömertçe ödüllendirir.

Zamanı gelince terzi, eserini överek kralın da beğenisini aldıktan sonra kralı soyar. Yeni elbiseyi giydirir. Kumaşı halk da merak etmiştir. Yeni elbisesi ile halkın karşısına çıkan kralı insanlar çılgınca alkışlarken bir çocuğun sesi yükselir.

Kral çıplak!

Kral dâhil gerçeği herkes görmüştür ama akılsız demesinler diye kimse dile getirememiştir.”

Yukarıdaki sözüyle Bülent Bey’in neyi kastettiğini açıkladığı zaman hepimiz öğreniriz inşallah. Kral, terzi ve çocuk kimlere ne yönden benzetiliyor?

Eğer açıklarsa…