Hikayeler nasıl başlarsa başlasın,
Herşeyin iyi yada kötü bir sonu vardır.
Fazla iyi veya fazla kötü değildir.
Ya siyah ya beyazdır.
-Ne istiyorsun dedi Adam,kimsin diye tekrarladı.
-Kadın ; Bir yazardan alıntı yaparak başladı.
-Bazıları derki dünyanın sonu ateşler içinde olacak,bazılarıyla buzlar için de.
Arzuları hissettiğim kadarıyla ateşten yanayım bu savaşta,Ama iki kez yok olucaksam
nefreti de tattım bolca derim ki ,Buzla gelen yıkım da bir harika ve yeter bana.
Dışarıdan gözlemleyen biri olarak bu iki kişinin hem ayrı cins ,hemde farklı pencerelerden bakan karakterler oldukları çok açık söylenebilirdi.
Aşk zıt kutupları çeker,
Aşk farklı pencerelerden bakan farklı eksiklikleri olan insanları,ihtiyaçları doğrultusun da bir araya getirip bir bütün haline dönüştürebilir miydi ?
Herşeyi ola bir kadın ! neden fazlasıyla kopuk ,kafası karışık bir adama ilgi duyardı ?
Kadının yapamadığı herşey,kendine ters olan tüm yaşanmışlık kırıntıları onda olduğu için mi ?
Tecrübeleri,farklı çalışan bir benliği ,fazla mantıksal ama bir okadar özgür bir yaşam.
Doğru ya kadın dört duvar arasında,kim ne düşür hesabıyla korunaklı gelecek planlarıyla dolu güvenli bir hayata sahipti.Şimdi bu yaşamdan sıkılıyor yeni bir insanın onu anlamasını ve farklı düşünceler maceralar peşine gitmeye karar veriyordu.
Adam ise yıllardır,bir çok insanla yoğrulmuş,zamanla nefreti ihaneti yaşamış.Kalabalıklar için de yalnız olarak yürümüş aklı selim,bir okadar hayatından memnundu.
Şimdi bu iki farklı karakteri birbirine çeken neydi az çok anlıyorum.Ama sonları ne olur çıkaramıyorum.
Kendini beyaz hisseden ama kirlenmiş bir adam ile yeşilin her tonu kalbi saf kalmış bir kadının hikayesi,birbirlerine karşırlarsa bu renkler ortaya hengi renk çıkardı ?
Adam yeşil de kaybolmayı göze alabilecek mi?
Kadın bu özgürlük içinde temiz kalabilecek mi ?
Ateş ve buz birleşimin de ruhlarını neler bekliyor.Siz okurken neler hissettiniz ,neyi seçerdiniz ?