SEVGİYE MEKTUP

Merhaba!
Nasılsın..? gittiğin yerlerde neler yaşıyorsun beni soracak olursan burnumda tütüyorsun gittiğinden beri çok zor günler yaşıyorum. İçimde şüpheler, öfke, fesatlık, maddiyat, saçmalıklar hakim...
Çocukluk, gençlik resimlerime bakıp ağlıyorum, eski Türk filmlerinden mümkün olduğu kadar seyretmemek adına kaçıyorum çünkü hepsinde buram buram sen varsın sen kokuyorsun...Bugünlerde haberler korku filmi gibi trafiğin bile adı canavar
filmleri hiç sorma ...

Eskiden kollarımızı ardına kadar açar seni oturtturacak köşe bulamazdık yüreğimizde ve nasıl ağırlayacağımızı da bilemez içimiz içimize sığamazdı...Üst katta ki komşularımız, tüm mahalle toplaştık mı iki lafın belini kırar çayı-kahveyi bahane ederdik...Bekarlara kısmet bulunur, tüm çocuklar kendi çocuğumuz gibi sahip çıkılırdı...Mahallede kimler oturuyor bilinirdi herkes cenazeye, düğüne sahip çıkar, günü acısıyla mutluluğuyla paylaşırdı...

Şimdilerde kimse kimseyi tanımıyor sinirlenen ya bıçak ya silah çekiyor göz yaşı yok anlayacağın semtleri kan yıkıyor yine de dik durmak adına yüzler sahte gülüyor, bir boşansa içimiz katıla katıla ya güleceğiz ya ne bileyim adını koyamadım işte...

Dilim titreyerek soruyorum ne olur doğru bir cevap ver geri dönmeyi düşünüyormusun...? Kendi adıma çok pişmanım kıymetini bilemedim bembeyaz zarfları sağ köşede ki pulları yollarını gözlediğim postacıyı, yoğurtçuyu, bozacıyı çok özledim...Kimsesizlik çok acıymış! tek taş yüzük, villa, pahalı arabalar ışıklı neonlu restaurantlar sahte yüzler sadakatsizlikler görmek istemiyorum!
Aşımı, işimi, çayım-simidim sen koksun sevdiklerimle paylaşayım ha bir de içten kahkaha atayım yeter bana...

Mutlu şehirler de mutlu şarkılar söylensin, aynaya her baktığımda kim bu yabancı demekten inan ki bıktım!

En kısa zamanda cevabını merakla bekliyorum
Eski dostun AYŞE

not;seni çok seviyorum!