Hepimiz alim, cahil, müridi ve mürşidi ile istisnasız herkesin,
İmtihan sırrından kaynaklanan, hata yapma, batıla sapma ihtimali vardır.

Farkına varmadan sırati müstakimden ayrılıp batılı hak zan etme tehlikesi vardır.

Onun için en haklı ve en isabetli bir iş yaptığımızı zannettiğimiz zamanlar bile “Allahümme erinel hakka hakkan verzuknâ ittibâ’ahu ve erinel bâtıla bâtılan verzuknâ ictinâbehu” (1) diye dua dua yana yakıla yalvarmalı.

Her namazımızda “ihdinessiratel mustekim” (2) ayeti kerimesini sadece okumakla yetinmeyip ona sığınmaya emrolunuşumuzun hikmet ve hakikati üzerinde biraz daha dikkat ve hassasiyetle düşünmemli ve “ Rabbena la tuziğ kulubena bade iz hedeytena ve heblena min ledünke rahmeh.İnneke entel vehhab.” (3) diye Rabbimizden iman üzre sabit Kadem olmayı, hata, günah ve yanlışlarımızdan dolayı bağışlanmamızı dilemeliyiz.

Muhalifimizi haksız ve hatalı görsek bile,
kendimizinde hatalı ve haksız olma ihtimalini göz ardı etmemeliyiz.

Her Yol hak görünse de, batıl ihtimali var.
Hak yolda kalmak için, daima hakka yalvar.

Necdet EREM

(1) Allah’ım; bana hakkı hak olarak göster. Haktan ayırma ve hakka sımsıkı yapışmayı,Bâtılıda bâtıl olarak göster ve ondan sakınıp kaçınmayı nasip eyle.
(2) Allah’ım bizleri sratil mustekime hidayet eyle 1/6 Fatiha-i şerife.
(3) Rabbimiz hidayete erdikten sonra kalplerimizi batıla meylettirme. Şüphesiz sen ziyadesiyle bağışlayansın. (Âl-i İmran 3/8,9