Sevgiye biçilen kaftan.. !
Esasında şu bir gerçektir ki sevdiklerimizi incik boncuk seçer gibi seçemeyiz.
Ama eğer öyle bir imkan olsaydı şunu sıkı sıkı tembih etmeyi isterdim:
Sizin adınıza sizin iyiliğiniz için rica ediyorum, seçeceğiniz sevgili
oyuncu, artis ve hiç bir koşulda meşhur olmasın.
Sebeblerine gelince seven kişinin nazı, kahrı, vs ve benzerilerini ulaşacağı yer sevdiğidir.
Sevmediğinde yada alakasız olan bir kişide bulunabileceğini ve bulunduğunu göz ardı ediyorum.
Bulunsa dahi seven ve sevdiği arasındaki gibi asla özel olamaz.
Meşhur bir insanın da kalbi var tabiki. O da sevmeyi başarabilir. Ancak onun
sevgiye dair sorumluluk duygusu meşhur olma kademesinde hengameli iken muhtemelen denge şaşgınlığına uğramıştır. Bir yanda klasik olan hemen hemen her insanda bulunan aile
sevgisi, diğer bir yanda meşhur olma aşamasında hayran kitlesinin kendisine verdiği
sevgi, saygı ve bunların yanında bir de yeni peyda olan özel bir kişinin
sevgisi var. Bu özel kişinin durumu cidden vahimdir. Seçtiği
sevgili tamamen meşhurluk
sevdasında olduğu ve bulunduğu için kendisine
zaman ayıramadığını görmektedir. İşin acı tarafıda bu
zamanla değişmeyecek olan bir kuraldır.
Kimbilir.. Eğer olurda egosu uslanırsa sorumluluk sahibi olmayı başarabilir. Tabi bunun için çok somun
ekmek yemesi icap eder. Gerçi buna rağmen tereddür ederim. Meşhur kişinin sevdiği kendi düşünce ve fikrini bir şekilde dile getirme çabasında ise ve buna cevaben reddetmek gelmişse bu duvardan örülmüş vahamettir. Seven sevdiği ile hasbihal de etmeli, istişare de etmeli yeri gelir kahrını da çekmeli lütfunu da çekmeli hatta ve hatta tahammülü amel etmeli.
Hakkıyla zaman ayırabilene aşk olsun!
Ama aşk olursa böyle yerde o aşk yetim kalır ve hatta öksüz kalır.
Ancak aşk başkadır... Ve sevgi de farklı durumda değildir...
Özel kişi olmak dilde kalmamlı elbette..
Dilden
gönüle ve
gönülden dile akan solmayan
sevgi olmalıdır..
Ancak meşhur olmuş olan bir kişi hayran kitlesinden aldığı
sevgiyi, saygıyı hiç bir değerle ne kıyaslar nede değişir.
Onlar onu meşhur kılmıştır!
Onlar sayesinde o zirvelere tırmanmıştır!
Menfatin
sevgisi
yalandır!
Vay ego vay.. Çemberlemişsin insanı.. Yutmuşsun her zerresini..
Hayranlardan birileri
sevgisini hayranlığını dile getirmesi farklıdır.
Ancak çelişkili olan manzara şudur ki, meşhurun özel kişisi dilde sevdiğidir ya hani ?!?!
Derdini anlatsa dese ki:
"Seni özledim."
O da der ki:
"Ben de seni özledim."
"Bir konuda sana danışmam lazım.. Az vaktin var mı?"
"Çekimler vardı. Çok yoğundum. Yarın konuşalım olur mu?"
"Peki." der özel kişi.
Yarın olur unutulur..
İşte o özel kişi yan cebinde dursun orada
dakikalarca,
saatlerce,
günlerce,
haftalarca,
aylarca beklesin dursun.
Ne de olsa yan cebinde duruyor ve sepetlemiştir..
Ne de olsa demek kafidir..
Meşhurun işi özeli dururken an be an hayran
kitlesi ile haşr neşr içinde meşgul olması vazgeçilmez bir dilden dile dolaşan sözde
sevgidir.
Elbette bu
sevgi değildir!
Sevgi meşhur olayım diyen adamın ruhundan uçup gitmiş de bir daha gelmemiş.
Neden gelsin ki?
Ne gerek var?
Sevgiye saygı mı var ki
sevgi kalsın ve dursun?
Sevgi sayılmadığı yerde ömür boyu kalır mı ki?
Ne sanılır ki?
Yıl 2014!
Hala
sevgiyi inciten, saymayan şuursuzlar ve nemelazımcılar var bu
dünyada!
Sanatçıyız diyorlar ama
sevgiyi bilmiyorlar. Şiirler, yazılar yazıyorlar ve akabinden şarkılar söylüyorlar. Maskeler takıp hayran kitlesine
gülücükler atıyorlar. Özel kişilerin önemi yitirilmiştir..
Yazık.. Çok yazık.. Böyle
sevgi anlayışı olmaz olsun..
Konçuy (Alaz Serdengeçti) - 19.12.2014