Falan kazandınız filan kazandınız nah kazandınız. Yani avcunuzu yaladınız. Bir şey kazanamadınız.

Bugün sabah benim telefon çaldı. Numarayı tanımıyorum. Evet tuşuna basıp efendim dedim. Karşıma bir bant kaydı çıktı. Falan yerden televizyon çanağı kazandınız. Kabul etmek için bire menüyü tekrar duymak için de falan düğmeye basınız gibi bir şeyler söyledi. Telefonu direk kapattım.

Yahu benim çanağa ihtiyacım yok ki. Benim televizyonun sinyal ayarları bozuk. En son televizyonu açtığımda sinyal yok diye bir yazıyla karşılaştım. Hani aradıklarında Yakuphan senin televizyonun sinyal ayarları bozukmuş onu gelip yapalım deseler ne güzel olacak. Üşendiğimden televizyonu yaptırmıyorum. Şuna üşendiğimden demeyeyim de şöyle diyeyim. Ben bilgisayar falan kullanmıyorum. Bütün işlemlerimi telefondan hallediyorum. Telefon benim her şeyim canım ciğerim. Bu nedenle televizyona ihtiyaç duymuyorum. Zaten gözlerime zararı var.

Ne diyordum nerde kalmıştım. Bana bedava televizyon çanağı vereceklermiş. Bak sen şu işe. Bu devirde bedava bir şey dağıtan var mı? Bedava ancak reklam için dağıtılır. Bunun için de böyle telefondan aramazlar. Şirketin önüne bedava yazarlar. Üç saat içinde dükkanın içi tıklım tıklım olur. Gazeteydi televizyondu derken al sana reklam. Bunların ki reklam falan değil resmen tuzak. İnsanları kandırıp tuzağa düşürüp mağdur ediyorlar.

Geçen günler de yine böyle bir numara aradı. Şimdiye kadar bankaların kartlara kestiği paraları geriye alabilirsiniz dedi. Nasıl olacak bu dedim. Bir forum doldurmanız yeterli dediler. İyi de benim forum doldurmama gerek yok ki. Eğer bu paraları geriye alabiliyorsak bankaya gider başvururum. Zaten böyle bir şey varsa verirler dedim. O zaman işleminizi bankadan halledin dediler.

Yani anlayacağınız değerli insanlar bizi tuzağa düşürmek için türlü yollara türlü işlere başvuruyorlar. Gözünüzü açın. Sakın bu tür oyunlara mahal vermeyin.

Yakuphan Kılınç