Önce iyi koşullarda üretilmiş olduğuna inadığımız ürünler seçmeliyiz ve kesinlikle güvenmediğimiz yerlerden alış-veriş yapmamalıyız. Sağlıklı olmanın ilk koşulu bilinmeli ki önce kendi kendinizin doktoru olmakla başlar.

Şimdi iyi bir beyin fonksiyonlarına ve sağlıklı bir düşünceye sahip olmak istiyor isek ilk yapmamız gereken, itina ile harfleri döşenmiş heceleri oturmuş ve konusu belli olan eserlerle işe başlamak olmalı! Öyle çok satan kitaplarmış veya moda olan yazıcılarmış buna dikkat etmeliyiz ve kendi beynimizin hakimi olmak istiyor isek bize gerçekleri anlatan hayatın hayal alemine hiçte benzemediğini gösteren konuları işleyen eserlere önem vermeliyiz.

İnsanların bilgi açlığını paraya çevirme yarışına giren , sırf kendi egosunu tatmin etmek için
yazılmış , birilerin propagandası ile veya reklamı çok yapıldı diye birşeyleri satın almak beynini heba etmek olur.

Şimdi düşünsene nerede o gerçek tasavvuf ehlinin bizlere sunduğu ilahi aşkın zirvesi nerede şimdiki popüler tekrarlamalardan ibaret karalamalar... Nerede o gerçek aşkların derin duygularla yoğrulup beyin sofrasına sunuluşu nerede şimdiki aldanılmışlığın belden aşağı ve cepten yukarı bozgunculuğu...


O bahsettiğimiz sağlıklı beyine giden yol dar sokaklarda , dipsiz kuyularda en derinlerde gizlenmiş eserlerin içinde ama çok kullanılan yazı ve kalemlere baktığımızda ise onlar her yerde... Kah bir vampirin günlüğünde gizli kah şems den hikayeler aparmakta, bir eli yasak aşkın yakasında diğeri bilimin kurgulanış gemisini tutmakta... Bazen kahramalık hikayeleri döşenkete en sahtesinden bazen sapkın fikirelerini aşılamanın hevesinde...


Dedik ya dostum insanların bilgiye , sevgiye , ilgiye , inanca olan açlığını sömüren sömürgenlerden kurulmanın yolu sağlıklı bir beslenmeden geçer, o da işin uzman doktoru olan eeip , şair ve yazarlarından beslenmek...