Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
sa
sabri ayçiçek

Hilal-i Ahmeri bilseydim/bilebilseydim...

Yorum

Hilal-i Ahmeri bilseydim/bilebilseydim...

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

532

Okunma

Hilal-i Ahmeri bilseydim/bilebilseydim...

Ünlü romancımız Kemal Tahir,bu toprağın vicdanlı seslerinden olup,1938’deki "Donanma Davası"nda 15 yıl ağır hapse mahkum edilmiş;uzun yıllarını Çorum,Çankırı cezaevlerinde yatarak geçirmiş ve hapisten de 14 Temmuz 1950’de çıkarılan "afla" çıkabilmişti.
O yıllarda söylediği ve benim de çok değerli bulduğum nitelemesi aynen şudur:
-Benim iki kimliğim var:Biri Türkiye Cumhuriyeti yurttaşıyım,diğeri de Osmanlı torunuyum.
Gençlik yıllarımızda,"değişmeyen tek şey,değişimdir." ya da "her şey değişir" diye "ezberlerimiz" vardı.Oysa yaşayarak,hayatın,sloganlara indirgenemeyecek kadar karmaşık olduğunu öğrendim/halen de öğreniyorum!
Lakin "anlamlı" bulduğum şu iki sonucu hemen demeliyim:
1-Geçmiş,bizim değişmeyen gerçeğimizdir.(Yorumlarımız değişik olsa da o orada durmakta.)
2-İndirgemecilik,günümüzün nihilizmidir.Kısaca "hiççilik" denen şey.
..........................
Bugün BM’lere üye 193 ülkenin 173’ünün anayasalarında "dil"e/resmi dile ait hükümlerin yer aldığı gerçekliği vardır.
Bir türlü değişmeyen/değiştirilemeyen "12 Eylül "Anayasasının 3.maddesindeki hüküm de "dil"e dair olup,özetle,"resmi dil Türkçedir." şeklinde yer almaktadır.
Bu devletin yazı/yazışma dili demektir.
Aynı ya da benzer bir hükmü,1876’daki ilk anayasamız sayılan "Kanun-i Esasi"de de görmek mümkün.
Devlete memur olarak gireceklere/olacaklara dair 18.maddesinde gayet net ifadeyle aynen şöyle yazılmıştır:
-.....Devletin lisan-ı resmisi olan Türkçeyi bilmeleri şarttır.
Bu cümlelere bağlı olarak diyeceğim gayet nettir:
Tartışılmakta olan Türkçe,Osmanlıca "kavgası" biraz hafıza kaybıdır.İlgili anayasada da görüleceği gibi Osmanlı’nın dili de Türkçedir.
Peki farklı olan ne?
O da çok açık:Biri Arapçadaki harflerle yazılan Türkçedir,günümüzdeki ise Latin harfleriyle olanıdır.
.......................
Gelelim başlığa:
(Tekil örnek belirleyici olmasa da örnek,örnektir!)
1965’li yıllarda Edirne’de öğrenciydim.Peki,"öğrenci" denilince oluyor/anlaşılıyor da,bunu "şakirt" idim desem ;-Farsçasıdır-ya da "talebeydim" dersem -Arapçası-"olmazı,olamazı" bana kim,nasıl anlatıp,beni ikna edecek ki!
Okulda yapılan "bilgi yarışmasında" iki arkadaş finale kalmıştık.(Ve Fransızca olan "final" kelimesi oluyor da,geçmişimiz olan Osmanlı’nın yani benim "ağbaba"mın dili niye olmasın ki?Ayrıca,öğrenmeden/bilmekten korkulmaz da!)
Finalde ilk soru bana soruldu:
-Hilal-i Ahmer nedir?
-Bilmiyorum öğretmenim.
-İn aşağı dediler.
Sahneden indim.
Ama aklım kaçan "dolma kalem"de kalmıştı.
Eğer o gün Hilal-i Ahmerin "Kızılay"ın ilk adı olduğunu bilseydim/bilebilseydim bir dolma kalemim olacaktı hem de ilk kez.
Aradan tam 50 yıl geçmek üzere.
Olur ya hayatta bir daha karşıma çıkarlar diye,hemen oracıkta Hilal-i Ahmer’i de öğrenivermiştim;"Yeşilay" olan Hilal-i Ahdar’ı da.
Bunu bilmek bizi "geriye mi" götürür,"ileriye" mi diye tartışmak bile doğru bulduğum bir yol/yordam değildir.
Her şey bütün "çıplaklığıyla" ortada.
En azından benim "hikayem" açısından!

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Hilal-i ahmeri bilseydim/bilebilseydim... Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Hilal-i ahmeri bilseydim/bilebilseydim... yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Hilal-i Ahmeri bilseydim/bilebilseydim... yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL