’Ajan Duncan’
Part 1
BU BEBEK DE KİM ?
’ Karanlık bir ortamda size göz kırpan aydınlık bir süpriz olabilir, belkide o süpriz sizi aydınlığın kaynağına götürür. ’
Küçük bir kasabaya yakın bir kulübe vardı, bu kulube de Michael ve Thea adında bir çift mutlu mesut yaşarlardı, ama bir sorun vardı, çocukları olmuyordu... Yıllarca dua ettiler ve bir gün dilekleri kabul oldu, kadın hamile kaldı, dünyanın en mutlu iki insanı olmuşlardı. Aylar sonra, sert fırtınalı bir gecede Thea’nın büyük bir sancısı tuttu, doğurmak üzereydi. Beklenmedik, erken bir doğum...Michael bu havada kasabaya gidemeyeceklerini biliyordu, kendisi doğurtmaya kalktı, Thea korkudan bayıldı. Doğumu gerçekleştirdi Michael, ama ne yazık ki bebek ölü doğdu. Michael bebeği kucağına aldı ve cansız bedenine sarıldı uzun uzun, kasabadan çıktı bebek kucağında koşuyordu yüksek bir yere ve bebeği elinde gökyüzüne uzattı, feryat ederek bağırdı;
’Neden tanrım !!! Neden!!!’
Birden bir bebek ağlaması sesi duydu ve şaşkınlık içinde ,sesin geldiği yöne doğru koştu, kucağında ki bebeğinin cansız bedeniyle. Bu fırtınada o sesi duyması bile mucize iken kayalıkların arasına bırakılmış bir bebek gördü, şaşırmıştı ve anlam veremiyordu, bunun bir mucize olduğuna inanıyordu, bu ıssız yerde bir bebeğin ne işi vardı ve çok zaman geçmiş olamazdı ,bu havada muhtemelen ölmüş olurdu. Birden gözlerini cansız bebeğine dikti, sonra eşi Thea’yı düşündü, hep bir bebek sahibi olmalarını istemişti Thea, hamile olduğunu öğrendikten sonra ne kadar da mutluydu, Thea’ya ‘’bebeğimiz öldü’’ nasıl diyebilirdi ki... Michael, Bebeğinin cansız vücuduna uzun uzun sarıldı ve bebeğinin cansız vücudunu gömdü, bulduğu bebeği evlerine götürdü, Thea hala baygındı…
Thea gözlerini açtığında, Michael gülümsedi ve Thea’ya doğru bebeği uzatarak;
‘’Bana benziyor baksana, Yakışıklı olucak.Kız olmaması iyi olmuş ama, düşünsene sana benzediğini ne kadarda güzel olurdu, ergen olduğunda heralde çevresindeki bir çok erkeğin bacaklarını kırardım’’
Thea mutlulukla gülümsedi;
‘’Michael bu çok güzel, bebeğimiz oldu’’
Michael, Thea’nın gözlerinin içine bakarak gülümser;
‘’ Seni Seviyorum, Yoruldun dinlen hadi uyu biraz’’
Thea bebeği öptü ve Michael’e uzattı. Michael bebeği kucakladığında, Thea heycanla gülümseyerek;
‘’İsmi ne olucak’’
Michael şaşkın bir ifadeyle;
‘’ Evet az kalsın unutuyorduk, Duncan olsun’’
Michael acı bir ifadeyle gülümsedi , Thea’da kafasıyla yutkunarak onayladı.Duncan, Michael’in hayatını kurtarırken ölen amcasının ismiydi. Birkaç dakika sonra şakalaşıp gülüştüler mutlu bir gece geçirmişlerdi, Michael gece sonunda gizlice ağladı bebeğin başında, birden parmağını bebeğe uzattı ve minicik bebek, Michael’in parmağını tuttu. Birden kalbi adeta ısındı Michael’in ve gülümsedi. Söz verdi kendine, ona kendi oğluymuş gibi bakacağına. Ve gözlerini mutlulukla yumdu, uykuya daldı.