Diyanet İşleri Başkanlığı nedir?
’’Laik, demokratik,
sosyal bir hukuk devleti olan’’ Türkiye Cumhuriyeti’nin patriği,
papası,
halifesi,
şeyhülislamı ve anayasal kurumudur.

Evrensel’den de ötedir!
İslam Peygamberi ve Ebu Hanife’yi (İmamı Azam) temsil eder!

Emevi ve Abbasi zulmüne karşı destansı mücadele yürüten hak ve gerçeklik yolundan taviz vermeyen Ebu Hanife,
Abbasi Halifesi tarafından zindanda katledilirken,
Diyanet İşleri Başkanlığı resmi devlet dininin temsilcisidir.
Asıl görevi Türk/İslam ülküsünü,
devletin bekası ile harmanlayarak Türk/İslam medeniyetini,
muasır medeniyetin üzerine çıkarıp pazarlamasını yapmaktır.

İçtihatları Hanefilik üzere yürüttüğü söylense de Diyanet Türk/İslam’ı adına ’’Yüce’’ devleti kutsamak,
devlet dini ve devlet mezhebi yaratmakla mükelleftir.

Bu görevinde ziyadesiyle başarılı olmaktadır !

Osmanlı Şeyhülislamı’nın varisidir.
1424 - 1922 arasında 131 Şeyhülislam geçmiş,
Ebus Suud Efendi bu vazifeyi 29 yılla en uzun yapan kişi olmuştur.
Ebus Suud Efendi’nin Enleri çoktur.
Kızılbaş katliamı için en çok fetva veren cani ruhlu da odur.

Şeyhülislam Osmanlı’da günümüzün Adalet,
Milli Eğitim ve Diyanet İşleri Başkanlığı görevlerini üstlenmiş ’’İlmiye’’ sınıfının başıydı.
Günümüzde Diyanet İşleri Başkanlığı’na yurt içinde daha geniş yetki,
dünya sathında ise Türk/İslam misyonerliği görevi verilmiştir!

Tarihi gerçeklerden baktığımızda,
Papa Batı Roma,
Patrik Doğu Roma (Bizans) Diyanet İşleri başkanlığı’da Osmanlı İmparatorluğu’nun mirası üzerine kurulan yapının tebliğcileridir.

Papa ve Patrik’in İsa Mesih ve Havarileri,
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın da Muhammed Mustafa ve Ebu Hanife’yi ’’Temsil’’ ediyor iddiası kocaman bir yalandır!

Papa ve Patrik’te Altın sırmalı cüppeler,
altın asalar,
altın işlemeli tahtlar!

Diyanet İşleri Başkanlığ’’nın da 12 Bakanlık bütçesi ve holding misali servet!
İsa Mesih ve Muhammed Mustafa’nın yoldaşları yoksullar ve kölelerdir!

Camide,
kilisede ortak dua eden,
dünya barışı çağrısı yapan Papa,
Patrik,
Diyanet İşleri Başkanlığı’da Sultan RTE’nin başı çektiği yeşil derin devlet kapitalizminin hizmetindedir. Ortak dualar,
barış çağrıları bir mizansendir.

Dünya,
Türkiye ve Ortadoğu’da inanılmaz katliamlar yaşanırken,
durumu devlet aklıyla yorumlayan kurumlar İsa Mesih,
Havariler,
Muhammed Mustafa ve Ebu Hanife’yi temsil edebilir mi?

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın;
Kürt Sorunu,
Emekçilerin sorunu,
Alevi Sorunu hakkındaki politikası devlet asimilasyonuna öncülük etmek,
katliamlara göz yummaktır,
üstünü örtbas ederek sisteme hizmet etmektir.

Örneğin Papa,
Patrik,
Diyanet İşleri Başkanlığı siyasal koalisyonu;
Ninova’da IŞİD’in katlettiği Süryanileri,
Musul’da katledilen Türkmenleri,
Şengal’deki Ezidi’leri görmedi !

Bu kirli koalisyon;
’’Türkiye’de ve Ortadoğu’da İslam adına yapılan katliamları kınıyoruz!
Gereken insani,
vicdani,
inançsal görevlerimizi yapacağız!’’ diyemiyor, diyemez de !

Papa camiyi ziyaret edip müftü ile dua etti ama Cemevi’ni ziyaret edip pirle-dedeyle dua etmedi.
Papa’nın tavrı Diyanet İşleri Başkanlığı güdümündeki inkarcılıktır.

Bu kirli din bezirganlarının koalisyonu;
hak ve gerçeğe değil,
sultan RTE donanımlı yeşil faşist devlet kapitalizmine hizmet ediyor!

Unutmayın,
bütün büyük zulümler,
biz arkamızı dönüp susmayı tercih ettiğimiz için yaşanıyor.

Varmak için yarınlara bizimde hasretimiz var !..
#AtillaYüceak Aralık 2014
#Araştırmacı_Yazar_Şair