11
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1240
Okunma

her şeyi biriktiriyoruz.
biriktirdikçe büyüyor içimizdeki hırs...
cadde, sokak, ev, işyeri her şeyimizle biriktiririz...
büyüdükçe büyütürüz, büyüdükçe de kendimizi yeriz , daha daha daha çok isteriz.
mutluluk isteriz... sınırı olmadan yaşamak gibi.
acı ahhh! o yazarlara kalsın, acı mı dedim? şairlere kalsın sadece kitaplara yansısın. geceleri ağlayan aşıklar özlemle son sözlerini söyleyip sabaha ölüm tadında uyansın...
kabaran gökyüzü gibi hırsla büyüyelim, otobüs duraklarında oturan yaşlılara inat son hızla geçelim hayatın içinden, elimizdekileri büyüttükçe kalbimizdeki hırsları da büyütelim...
kontrolsüz bir güç koordine etsin hayatımızı.
sessiz bir şekilde ölelim...
hırsımız neslimize emanet kalsın...
onlarda yaşasın yaşadıkça büyütsün hırslarını, mutluluk damlaları kaybolsun o güzelim hayat içinde, batırsın hırsımız tüm mutluluklarımızı…
ne isteyebiliriz ki?
inanın gözümde hiçbir şey yok, sadece küçük küçük parçaladığım acılarımın kaynağı çoçuklarının yüzüne, kırmızı kelebek çizmek ve adını mutluluk koymak...
gazoz kapakları topladım, çoçuklar oynasın diye.
gözlerine sürme çektiğim güzel gözler gülsün diye...
sorsun bana gökyüzü isimli çoçuk sorsun, neden mavi diye..
ulaşılmaz hayal derim, ulaşılmaz hayaller içindeki hırsılarımızı anlatırım. lakin olmaz ki anlatsam yüzleri solar, gözleri dolar, bakışları hayatı ıslatır...
kıyamam ki uykularına büyük bir hırs hakim olur...
çoçuklar yaşayın... yaşayın çoçuklar...