Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
Ahmet Hilmi Ceylan
Ahmet Hilmi Ceylan

Amerika'nın Oyuncakları

Yorum

Amerika'nın Oyuncakları

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

889

Okunma

Amerika'nın Oyuncakları

Saddam Hüseyin’in ırak savaşı öncesi açıklamaları içimi ürpertiyordu. Konuşmasına başlarken “kendilerine savaş açılan kimselere (savaş) izni verildi. Çünkü onlar zulme uğradılar. Şüphesiz Allah onları zafere ulaştırmaya kadirdir.” Ayet-i kerimesini okuyor ve “Biz 7 milyon kişiyi silâhlandırdık.” “Amerika’nın geleceği varsa göreceği de var,” o sığır çobanlarına hadlerini bildireceğiz” gibi demeçler veriyordu. Bu konuşmaları yaparken benim tuhafıma giden bir şey vardı; sanki iki farklı Saddam çıkıyordu kameralar karşısına. Biri şapkalı, gözlüklü, saçı ve bıyıkları beyazlamış, yüzündeki çizgiler daha belirgin, diğeri ise başı açık ve gözlüksüz birincisinden daha genç görünüyordu. Saçı ve bıyıkları da simsiyahtı.

Saddam Hüseyin’i pek sevmememe rağmen Amerika’dan nefret ettiğim için bu savaşı Irak’ın kazanmasını istiyordum. Nede olsa Müslüman devletti. Ama hiç istemediğim bir şey oldu. Amerika elini kolunu sallaya sallaya Bağdat’a girdi. Hem de Felluce dışında ciddî bir direnişle karşılaşmadan. Bu savaşın en büyük suçlusunun Saddam Hüseyin olduğunu iyi biliyorum. Çünkü onu oraya Amerika yerleştirdi zamanı gelince de yine onu bahane ederek Irak’ı işgal etti.Tıpkı Usame bin Ladin’i bahane ederek Afganistan’ı ele geçirmesi gibi.

Usame bin Ladin’de Amerika’nın adamıydı. Amerika ilk önce kendi yıktığı binaları Usame’nin, dolayısıyla Taliban rejiminin üzerine attı. Oda bir kahraman edasıyla saldırıyı üstlendi. Yayınlattığı videolarda; Amerika’dan korkmadığını 50 bin Rus’u topraklarına mezar eden Taliban kuvvetlerinin Amerika’yı da yenecek güçte olduklarını anlatıyordu, ama hiçte dediği gibi olmadı. Amerika Afganistan’ı işgal etti. Üsame bin Ladin kayıplara karıştı. Dünya’yı gözetleyen Amerika ne hikmetse onu bir türlü bulamadı. Olan yine Müslümanlara oldu. Çünkü tüm dünya artık Müslümanları terörist olarak görüyordu.

Ahmedinejad’ın konuşmaları da bu ikisinden pek farklı gözükmüyor. Amerika ve İsrail’e tehditler yağdırıyor, yeni silâh denemeleri yapıyor. Böylelikle Amerika’dan nefret eden dünya halkının sempatisini kazanıyor. Türkiye’de bile onun hayranı fazla. Gazetede demeçlerini okuyanların “Vay be! Şu Ahmedinejad ne mert adam. Koskoca Amerika’ya kafa tutuyor. Amerika’da korkusundan sesini çıkaramıyor” diye konuştuklarını çok duydum.

Sonuç olarak Ahmedinejad’ın da aynen Usame bin Ladin ve Saddam Hüseyin gibi bir amerikan kuklası olduğunu düşünüyorum ve İran’ın geleceğinin de Afganistan ile Iraktan farklı olmayacağını…

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Amerika'nın oyuncakları Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Amerika'nın oyuncakları yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Amerika'nın Oyuncakları yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
vefalıdostum
vefalıdostum, @vefalidostum
16.3.2010 11:32:48
yönetim gücü olan herülke diğer ülkeleri istediği gibi yönetir gerçeğine göre haklısın...osmanlıya bakalım..imparatorluk dağıldı ve sayılarca ülke oluştu kendi dininde ve dilinde..sahi osmanlı neden fethetmişti ki o toprakları..!
yeni yüzyılın imparatorluğudur amerika..!
haklı olmak değil güçlü olmakla başlayan bir süreçteyiz..!
sevgisaygı
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL