Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır. walter scott
Ahmet Hilmi Ceylan
Ahmet Hilmi Ceylan

Asıl Suçlu Kim?

Yorum

Asıl Suçlu Kim?

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

819

Okunma

Asıl Suçlu Kim?

Merak ediyorum gerçekten. Acaba asıl suçlu kim? Suçu işleyenler mi yoksa suça teşvik edenler mi?
İnsanoğlu günah işlediği zaman asıl suçlusunun şeytan olduğunu söyler. Çünkü günahı o öğretmiştir insanlara. Katlin, zinanın, kumarın, Allah’a şirk koşmanın veya buna benzer küçük-büyük bütün günahların ilk öğreticisi odur.
Önceleri insanları kandırmak için elinden gelen gayreti gösteren şeytan zamanımızda dinlenmeye çekilmiş gözükmektedir. Neden böyle söylediğimi merak etmişsinizdir şimdi.”Zamanımız derken neyi kastediyor acaba?” diye düşünebilirsiniz. Evet, bulunduğumuz zamanı kastediyorum. Her türlü sapıklığın maksimum seviyede olduğu, bebeklerin bile taciz gördüğü, zalimlerin mazlumları tarihte hiç olmadığı kadar rahat ve acımasızca öldürdüğü ve bunu gören dünyanın sesiz sedasız oturup seyrettiği, babanın kızıyla, dedenin torunuyla, kardeşin kardeşle hatta erkeğin erkekle evlenmesinin artık meşru kabul edildiği zamanımızı kastediyorum. Peki, neden şeytan dinlenmeye çekilmiş diyorum bunu biliyor musunuz? Çünkü şeytanın yaptığı işi daha ustaca ve kolaylıkla yapabilen biri çıktı. “TELEVİZYON ve MEDYA.”
Televizyon asırlardan beri şeytanın güçlükle öğretmeye çalıştığı günahların tamamını bir çırpıda öğretiverdi bize.
Hırsızlığın ustaca nasıl yapılacağını sinema filmlerinden, halkın tabiriyle ayakkabı değiştirir gibi karı-koca değişimlerini magazin programlarından, gençliğin illeti durumunda olan sahte aşk, flört gibi şeylerin mubahlığını hatta aileler arasında bile normal karşılanmaya başlandığını dizilerden, hayatımıza nasıl devam edeceğimizi ise haberlerden öğreniyoruz.

Maalesef yaşamımıza televizyon, gazeteler ve internet yön vermekte. Haberlerde kriz var deniyor ardından haberi duyan halk etkilensin etkilenmesin tamamen çöküyor ve kazancının zayıf olmasını krize bağlıyor. Krizle ilgili anımsadığım bir hikâyeyi anlatayım; Adamın biri yol kenarına açtığı iki tezgâhtan oldukça iyi para kazanıyordu. İşleri gün geçtikçe açılıyor Türkiye’yi vuran kriz ona dokunmuyordu. Krizin üzerinden bir ay geçmişti. Bu sırada adamın şehirde çalışan oğlu babasını ziyarete gelmişti. Babasının işlerinin iyi gittiğini görünce ona “Baba haberin yok mu? Türkiye’de kriz çıktı. Herkes kan ağlıyor der.” Adam bunu duyduğu zaman, içinde bir telâş başlar. Kısa bir süre sonra iki olan tezgâh sayısını bire indirir. Fazla zaman geçmeden kalan tek tezgâhını da geriye çeker. İşleri iyice bozulan adam telefonda oğluna şöyle der; “oğlum haklıymışsın. Bu kriz bize de vurdu.”

Hırsızlık, tecavüz, cinayet ve yaralama gibi birçok olayların özelliklede çocuklara yönelik cinsel istismarın artmasını ben medyaya bağlıyorum. Televizyonda yayınlanan programlara bakın. %80 şiddet ve cinsel içerikli yayınlar yapılmakta hatta bazı film ve dizilerde azılı katiller kahraman gibi gösterilmektedir. Bütün dünya gençleri için şiddet ve canavarlık artık moda olmuştur. En iğrenç, en vahşî, en korkunç filmler en çok izlenen filmler arasında. Bu filmlerin çoğunluk izleyicisi de şüphesiz gençler. 2006 Eurovizyon şarkı yarışmasının birincisi olan Finlândiya temsilcilerini hatırlayalım. Lordi adlı grup korkunç ve iğrenç kıyafetleriyle (haberlerde söylenildiğine göre) daha çok gençlerin oyunu alarak en yakın rakibine kırk puan farkla birinci olmuştu.

Örnekler oldukça fazla. Biz az söyleyelim siz çok anlayın. Çocuklarımızı internet ve televizyon gibi çağımızın vebasından uzak tutabilirsek hiç olmazsa bizim kontrolümüzde kullanmalarını sağlayabilirsek inanıyorum ki kötü olaylar da o derece azalacaktır.

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Asıl suçlu kim? Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Asıl suçlu kim? yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Asıl Suçlu Kim? yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL