2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
767
Okunma

uzun zamandır şiirlerimin arasından güzel bir tane seçip siteye eklemek ihtiyacı içindeydim.ne zaman evde iki elimin arasına alıp ta başımı düşünme fırsatı bulsam yeniden aklıma düşüverirdi bu istek.dünde aynı istekle açtım şiir defterimi..üç beş şiir sonrasında sert bir kahve içmeliyim dedim.bu kasveti ya taçlandırır yada kıskandırır cinsten sert.sonra doğrulmaya çalışırken oturduğum yerden şiirlerin arasından harflerin, kelimelerin bazen bütün cümlenin kurtar bizi dercesine boğazıma sarıldığını hissettim.hani küçük bir çocuğun yürümekten yorulup ta annesine al beni kucağına diye sarıldığı, yalvardığı gibi.çığlık şiirinin ’’ç’’si kanca gibi boğazıma geçmiş halde yutkunarak yürüdüm mutfağımıza.harcanmış şiirimin ’’ah’’ı hep senin ayağına batardı..kızardın bana ......ulan bu kadar ’’ah’’ın ne işi vardı ortada!!!!...yine yürüdüğün yollara doğru yola çıktı bazıları:) ee yerine yetişmesi gereken ’’ah’’ları kimse tutamazdı.
fincanların arasından en kocamanını seçtim.ve çok kısaydı an kadar kısa..’’hayır’’dedim bundan sonra..hapsolmayacaksınız benim ruhumdaki çıkmazlara.umutsuz,mutsuz,boynu bükük şiirler yazmayacağım aslaaa..neşe içinde dökülü verdi etrafıma ağzımdan çıkan huzurlu kelimelerin harfleri..bir neşe bir telaşş..
ve bu sabah..sırtımı dayayıp uyuduğum duvar da sırtıma açtığın yaralarda şahit olsun! ben yeniden doğuyorum!!