Cep telefonunun bu denli yaygın ve kullanımda olmadığı dönemde Candemir adında genç bir adamla, Tahsin adındaki orta yaşlı bir adam Ankara’nın Etlik semtinde inşa edilen ve Türkiye’nin en büyük alışveriş merkezi olan ANTARES AVM’nin açılış günündeki kargaşada eşlerini kaybetmiş hararetle arıyorlarmış. Ortada koşuşturup dururken çarpmışlar. Ne oluyor birader demeye kalmamış,

Candemir:


-Amca kusura bakma n’olur, karımı kaybettim de onu arıyorum telaşım ondan demiş.

Tahsin:

-Asıl sen kusura bakma, ben sana çarptım, sakarlık bende. Tesadüfe bak ben de karımı kaybettim köşe bucak aradım bulamadım demiş.

Tahsin’in aklına bir fikir gelmiş ve demiş ki:

-Bak genç adam madem ikimiz de karılarımızı arıyoruz, karılarımızın tipini birbirimize tarif edelim ve ayrı ayrı yerlerde aramaya başlayalım. Eğer rastlarsak çarpıştığımız bu noktada buluşalım demiş.

Candemir tamam demiş ve başlamış karısını tarif etmeye:

- Benim karım sarışın, mavi gözlü, 22 yaşında, 1.80 boyunda, 60 kg ağırlığında yüksek topuklu kırmızı ayakkabı ve kırmızı mini etek giyiyor. Peki senin karın nasıl biri hele bi yol tarif et amca bey demiş.

Tahsin:

- Boş ver şimdi benim karıyı. Gidip beraberce seninkini arayalım demiş.