Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
sarı karanlık
sarı karanlık

ALARA VE SARI KARANLIK (18.BÖLÜM)

Yorum

ALARA VE SARI KARANLIK (18.BÖLÜM)

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

695

Okunma

ALARA VE SARI KARANLIK (18.BÖLÜM)

Uyandım.Ayrıldığım eşimi gördüm.O çok güzeldi.Ayrılma sebebimizi hatırlamıyordum.Küçük bir kızımız vardı.
O esnada orada eşimin annesi ve geri kalan ailesi vardı.Benim de ailem vardı.
Dışarıda salgın bir hastalık vardı.Hangi yıldaydık bilmiyordum.Tuhaf salgın hastalık insanların belli aralıklarla burnundan birkaç damla kan dökülmesine sebep oluyordu.
Eşime sarıldığımı ve kendimi affettirmeye çalıştığımı hatırlıyorum.O buna şaşırıyordu ve bana karşı sert durmaya çalışıyordu.Eşime sarılıp kendimi affettirmeye çalıştığıma eşimin ailesi de şahit oluyordu.Onlarda o ortamdaydılar.Barışmamızı herkes istiyordu.
Hep birlikte bir odada zaman geçirip sohbet ediyorduk.Bir taraftan da hepimizin burnu kanamaya devam ediyordu.Burnumuzun kanaması uzun zamandır olan bir şey olduğu için buna alışkındık ve hakkında pek fazla bir şey bilmediğimiz salgının geçeceği günü bekliyorduk.Yada tedavi bulunacağı günü.

Birkaç saat daha o odada kalıp hep birlikte sohbet etmeye devam ettik.Hepimizin elinde peçete vardı ve arada bir burnumuzdan akan kanı siliyorduk.Yaklaşık yarım saat sonra eşimle birlikte küçük kızımızı seviyorduk.Eşimle barıştık mı hatırlamıyorum ama büyük ihtimal barıştık ama tam olarak değil.

Pencereden dışarı baktım.Dışarıdaki hava kırmızı renge bürünmüştü.Önceki zamanlarda da kırmızıydı ama daha önce hiç bu kadar kırmızı olmamıştı.Burnumuzdan dökülen kanlar artmaya başladı. Artık her bir saniyede bir,bir damla kanın yere düştüğünü görüyordum.O esnada hepimiz dışarıdaki durumun ve salgının kötüleştiğini anlayabiliyorduk.Hepimiz panik olmuştuk ve burnumuzdan düşen kan damlaları gittikçe arttı.Artık her bir sanisede bir dökülüyordu!

Birkaç saniye sonra burunlarımız adeta kan çeşmesine dönüştü!
Bir anda yere düştük.

Yere baktığımı ve yerleri kan içinde gördüğümü hatırlıyorum.Gözlerim kararmaya,başım dönmeye başladı.Ölüyorduk! Ölümü ve çaresizliği hiç bu kadar çok hissetmemiştim.
Kansızlıktan kurumayıp ta yaşayan kim kaldıysa çığlık atıyordu.
Çaresizliğin çığlığını duyuyordum!
Bu olanlar büyük ihtimal dünyadaki herkese aynı anda oluyordu.
Çığlıklar azaldı ve ben dahil herkes kansızlıktan kuruyup bir deri bir kemik kaldı.
Her yer sessiz oldu.Uyandım.

(0.20.NAKRES)

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Alara ve sarı karanlık (18.bölüm) Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Alara ve sarı karanlık (18.bölüm) yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ALARA VE SARI KARANLIK (18.BÖLÜM) yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL