Aziz eniştem benden 10 yaş büyüktü.
Askerliğini yaptığı dönemlerde ehliyeti olan asker sayısı binde bir.
Çekili toplar için katana denen iri ve güçlü atlar beslenirdi.
O atlar yaşlanıp iş göremez hale geldiğinde meralara salınıdı.
Kimse o atları alıp beslemek istemezdi.Çünkü,onları besleyecek yemi devlet bütcesi
ancak karşılardı.
Enişteye şoförlüğü askerde öğretmişler.O da cemse sürmüş ve terhis olmuş.
Ehliyet alabilmesi için ilkokul diploması gerekli.
İlkokul diploması yok.Diploma almaya müracaat etmiş.
Endüstri meslek lisesine bitişik Altıeylül ilkokulunda sınava giriyor,okula çok yakın
olan evimize gelerek benden doğru yanıtları öğreniyordu.
O zamanlar Endüstri meslek lisesinde öğrenciyim.
Neler sordular abi?
Daire nedir sordular.
Sen ne dedin?
Daire yuvarlaktır dedim.
Eh...İyi.
Müzik sorusunda GAM nedir sordular.
Sen ne dedin?
Üzüntü,keder dedim.
Başladım gülmeye.O da yanlış bir cevap verdiğini anladı ki gülmeye başladı.
Peki gam neymiş?
Sekiz bitişik notanın bir araya gelerek bir sıra teşkil etmesine gam denir dedim.
Ben onu nerden bileyim dedi.
Enişte,bir kaç sınava girdikten sonra ilkokul diplomasını,daha sonra ağır vasıta sürücü
belgesini almıştı.
Bir kaç yıl,bir kamyonda şoförlük yaptı.
Bir kaç yıl,bir tanıdığın dolmuşunda şoförlük yaptıktan sonra Almanya’ya çalışmaya
gitti.
Ve çok sevdiği mersedesi de bırakarak 76 yaşında göçüp gitti.
Allah rahmet eylesin.