Merhaba sevdiğim;

Buğun benim doğum günüm. Ailemde olmasa kimse hatırlamayacak. Şu sosyal medyaya hangi tarihte doğduğumu yazmayınca kimse hatırlamıyor. İyice hayatımızın içine girmiş. Hatırlasalar ne olurdu peki. Gel sevdiğim seninle bir senaryo yazalım, olur mu?

Yakın arkadaşlarım telefon edecek, hal hatır sorduktan sonra “iyi ki doğdun”, “ nice mutlu senelere” , “ gönlünce geçirebileceğin nice yıllara” v.b gibi laflar… Akrabalarım “ Canım iyi ki doğdun” , “ doğum günün kutlu olsun” gibi sözler söyleyecek. Diğer arkadaşlarım ise ya kısa mesaj ya da sosyal medya üzerinden kalıplaşmış doğum günü mesajları atacak.

Biz bunlardan ikisini alıp kısa bir yorum yapalım mı? “İyi ki doğdun” İyi ki doğdun? Ne demek bu şimdi sevdiğim? Onların hayatında büyük bir yer kaplıyormuşum, ben olmadan onlar bu dünyada bir hiçmiş gibi bir anlam çıkartıyorum. Ben olmasam bu dünya onlar için tatsız tuzsuz bir yer olacak sanki. Kimin hayatında yer kaplamışım ki böyle büyük ve iddialı bir sözü, yoksunluğu hayatlarında hiçbir iz bırakmayacak olan bana söylüyorlar. “ Nice mutlu senelere” Mutluluk, daha çok mutluluk, seneler… Mutluluk duygusunu senin gittiğin gün akıp giden gözyaşlarımla beraber kaybettim sevdiğim. Hayatımda sahte tebessümler, sahte gülüşler, sahte mutluluklar var.

Sevdiğim kelimeler çıkmıyor artık. Gücüm yok. Sevgisizlik, ümitsizlik, sensizlik… Hepsi beni çoktan aştı. Ama gene de iyi ki doğdum be sevdiğim. İyi ki doğdum, iyi ki seni tanıdım, seni gördüm, seni sevdim. Nice mutsuz senelere ben. Yoksan yanımda geçip giden zamanda mutluluk bana çok uzak.