İnsan ne zaman ölür? Öyle cafcaflı laflar etmek istemiyorum.
Aslında severim cafcaflı lafları ama bu sefer pejmürde bir yazı olsun istiyorum.
Konu ciddi aslında hayat memat meselesi ne de olsa değil mi.
Herkesin ölümü farklıdır bence bu hayatta.
Kimi anne çocuğu ölünce kimi sevgili aşkı ölünce kimi kedisi ölünce ölür.
Kimi ruh bedenden ayrılınca ölür kimi ruhu bedenden ayrılmadan da ölür.
Hiç uzatmadan söyleyeceğim.
En azından benim için öyle.Ben hayallerim öldüğü zaman ölürüm.
Aslında bir kaç kere öldüm de.Sonra yeniden dirildim.
Reenkaryasyon dedikleri bu olsa gerek dedirtir bu durum insana.Çok mu kasvetli oldu konu.
Aslında komiktir birazda ölüm.Adamın karısı ölüm yatağında kocasına söz verdirtmek istiyor.
Benim elbiselerimi başka kadına giydirmeyeceksin diye.Adam son derece sakin.Olur mu öyle şey diyor.
Hem senin elbiselerin ona uymaz ki diyor bir yandan.Gülmek ağlamak kardeş olduğu gibi hayatla ölümde kardeştir aslında.
Basittir aslında ölüm genellikle...Haberlerde bir kaç rakamdan ibarettir.Şu ilin şurasında meydana gelen trafik kazasında 5 kişidir.
Kimdi bu beş kişi.Yarın ne yapacaklardı.Ne için çalışıyorlardı ne için nereye gidiyorlardı önemsenmez .Beş kişidir sadece.Beş.
Bunun adını koymuş atalarımız.Ateş düştüğü yeri yakar diye.Hayallerime ateş düştü yine.