VANDALİYET

Seçim çalışmaları bitti. Gürültüden kurtulduk, şöyle huzur içinde bir akşam yaşayalım diyoruz. Haberler başladı. Günlük olaylar bir bir akarken, istenmeyen, seçim gürültüsünü de aratan Vandal görüntülerine tanık olduk, şaşkınlık ve üzüntüyle.

Elindeki bidonla bir bayanın gözcülüğündeki Vandal, park halindeki araçlardan birisini itina ile benzinliyor. Bir süre gezinip dinlendikten, belki de vicdan muhasebesi yaptıktan sonra geri dönüp ateşe veriyor, aracı.

Elleri sopalı birkaç Vandal, bir sokakta park halindeki sıralı araçları ayırım yapmaksızın haşat edip uzaklaşıyorlar.

Yüzleri maskeli üç Vandal, levye yardımı ile girdikleri dükkândaki telefonları ve bir diz üstü bilgisayarı çaldıktan sonra geri dönüp tezgâhı tuzla buz ediyorlar.

Boş eve giren hırsız, polislerin geldiğini görünce önce balkon kapısının sonra bir koltuğun altına saklandığı odanın kapısını kitliyor. Kahraman polislerin balkonlara tırmanışı, hırsızı yakalamak için gösterdikleri azim ve gayret her türlü takdirin üzerindeydi.

Cana geleceğine mala gelsin denir. Mal canın yongasıdır diyenler de var. Bu Vandallıkları yapanların amacı nedir. Eylemleriyle neyi amaçlıyorlar? Böylelerine lanet okumaktan başka ne gelir ki, elden?

Sözün bittiği yer burası olmalı…