Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
kod adı mehdi
kod adı mehdi

7.MEKTUP (KAYIP MEKTUP)

Yorum

7.MEKTUP (KAYIP MEKTUP)

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1259

Okunma

7.MEKTUP (KAYIP MEKTUP)


Sevgili Zehra
kendini toparladığına sevindim..
beni iyi yerlerde görmek istediğin için sana teşekkür ediyorum
bende seni iyi yerlerde görmek istiyorum
evet belki sen hayat kurtaran ve hastalarına şifa veren bir doktor veya öğrencilerine ışık saçan bir öğretmen veya çocuğuna hayat veren bir anne........ olacaksın
ama mesleğin ne olursa olsun sakın içindeki umut ışığını ve insanlara yardımcı olma olma bilincini ve en önemlisi Allah a olan inancını ve sevgini kaybetme..
mailinde anlattığın arkadaşının senin durumun hissedip sana mesaj atmasına şaşırma.
çünkü biz inan insanlar bir vücudun azaları gibiyiz..
birimizin ayağına diken batsa diğerimiz bunu hisseder..
çünkü biz inanan insanlar topluluğuyuz..
nerde olursak olalım adımız ne olursa olsun biz bir bütünün parçalarıyız..
çünkü biz Allah ın kullarıyız..
peki neden Allah ın kulu olduğumuz ve ona inandığımız halde Allah bize dert veriyor?
canım arkadaşım bunu açıklamaya çalışayım
Allah kendini seven kendisine inanan insanlara dert verir
çünkü Allah kendisinin unutulmasını istemez.
sıkıntıya düşen insan Allah ı hatırlar ona sığınır
zaten ondan başka sığınacak kimimiz var ki
oysa zevk ve sefahatte ki insanlar Allah ı hatırlayamazlar..
ben bundan 8 yıl öncel ise yıllarında ibadetlerine çok dikkat eden ve onun adını kalbinde zikreden biriydim
o zamanlar hayat çok güzeldi. bir gün Allah a şöyle dua ettim" Allah ım bu genişlik zamanda ben seni hatırlıyorum darlık zamanda sende beni hatırla"
o zaman bu duanın ona ulaşıp ulaşmadığını düşünmedim bile zira biliyordum ki Allah bütün duaları işitiyor ve kabul ediyor...
aradan 8 yıl geçti başıma türlü olaylar geldi hastalandım elimde olmayarak darıldım oysa ben iyi bir müslüman olmaya çalışıyordum neden benim başıma bunlar geldi diye düşündüm..
bir gün yatarken yaptığım o dua aklıma geldi ve " Allah ım genişlik zamanda ben seni andım şimdi darlık zamanı sende beni an.
o zaman Allah bana hakikati gösterdi .
aslında Allahın beni hiçbir zaman unutmadığını ve beni defalarca kurtardığını anladım.
evet Zehra en büyük çileyi Allah ın sevdiği kullar çeker.
İbrahim i hatırla ateşe atılmadı mı
İsa yı hatırla çarmıha germeye çalışmadılar mı
ve peygamberimizin yollarına dikenler sermediler mi
ama Allah hiçbir zaman kulunu yalnız bırakmadı
ateşi gül bahçesi ne çevirmedi
isa yı göklere yükseltti.
peygamberimiz düşmanlarına galip gelmedi mi.
Bazen ben nefsime yenilip neden şu televizyonlarda gördüklerim gibi partilerde şuursuzca eğlenenler gibi olamıyorum dediğim oluyor.
o zaman aklıma ibrahim ethem gelir..
ibrahim bin ethem belh şehrinin meliki( hükümdarı) emrinde askerler köleler var
saraylarda yaşıyor
bir gün ava gidiyor ve ormanda bir ses duyuyor
" biz seni bunun için yaratmadık ya İbrahim"
ibrahim ethem herşeyi bırakıp Allah a yöneliyor.
bir garip derviş oluyor
bir gölün kıyısında elbisesini dikerken askerleri bunu görüyorlar
biri diyor ki
" bakın bu adam melikimizdi şimdi garip bir garip derviş oldu kimseye sözü geçmez.
ibrahim ethem alınıyor kırılıyor..
elindeki iğne suya düşüyor...
ibrahim ethem
gayri ihtiyari( elinde olmayarak)
balıklar balıklar iğnemi getirin "diyor
bir balık ağzında iğneyle sudan fırlıyor..
evet ibrahim ethem belh şehrinin meliki idi şimdi kaniatın meliki oldu...
evet Allah bizi şuursuz ca eğlensin diye yaratmadı
üzülmeye ne gerek var
Defterler açılıp hesaplar sorulduğunda ve bizler hesabımı alnımızın akıyla verdiğimiz gün
işte biz asıl partiyi o gün vereceğiz...
biz cennete girmeyi umut ediyoruz..
böyle umut etmeğe hakkımız var
çünkü biz Allah a inanıyoruz ve onu seviyoruz...
peygamberlerine inandık ve sevdik
meleklerine inandık şüphe etmedik
onun indirdiği kitaba inandık o eski bir hikaye kitabıdır deyip bir kenara fırlatıp atamadık
kadere inandık rıza gösterdik
evet Zehra ben de seninle tanışmak görüşmek isterim ama bu dünya da görüşemesek te mahşer gününde herkesin şaşkın şaşkın bakındığı günde
biz mü min kadınlar ve mü min erkekler kendimiz den emin bi rşekilde yüzümüzde gülümseme ile-hiç bir gölgenin olmadığı günde-inşaallah peygamber efendimizin sancağı altında toplanacak ve hep beraber şarkılar söyleyerek firdevs cennetine gireceğiz
işte bizim partimiz o gün
o günler onlar bizi seyretsin
kevser havuzundan billur kadehler de şarap içeceğiz
o gün hüzün yok sıkıntı yok
hep neşe
hep neşe
var
umut ediyoruz
buna hakkımız var
baki selam
muhammet hanefi taşkın/bursa
Not emmi kızınada selam mail ine baksın
2 nisan cuma 2004

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
7.mektup (kayıp mektup) Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz 7.mektup (kayıp mektup) yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
7.MEKTUP (KAYIP MEKTUP) yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL