Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. la rochefaucauld
esra_erat
esra_erat

İnkarda Diretenler

Yorum

İnkarda Diretenler

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

769

Okunma

İnkarda Diretenler

İnkarda Diretenler

Tarih boyunca Allah’a, dine, Allah’ın uyarıcı olarak gönderdiği elçilerine, kitaplarına karşı inkar edenler olmuştur. Kuran’ı Kerim’de peygamberlerin kıssalarını okuduğumuzda inkarcıların iman edenlere karşı hep bir baskı ve zulüm içerisinde olduğunu görürüz. Kıssalarda, gönderilen elçilerin ve müminlerin, inkarcıların eziyetlerine ve baskılarına maruz kaldıkları anlatılmaktadır.Ama buna karşın müminlerin, Allah’a olan bağlılıklarından, teslimiyetlerinden hiç bir şekilde taviz vermedikleri de açıkça anlatılır.

Kuran’da bahsi geçen Sebe, Ad, Semud ve Lut kavimlerine, İbrahim kavmine, Medyen halkına, Firavun’a Allah uyarıcı olarak elçiler ve kitaplar göndermiştir ancak hepsi inkarda diretmişlerdir. Allah, kendilerine bahşettiği tüm nimetlere karşı onlardan sadece iman etmelerini ve Kendisi’nden korkmalarını istemiştir ama onlar, "Bizim kalplerimiz örtülüdür” derler. “Hayır; Allah, inkarlarından dolayı onları lanetlemiştir. Bundan dolayı pek azı iman eder. (Bakara Suresi, 88)" Kendilerini yalnızca doğru yola davet eden elçileri yalanladıkları için inkarlarından dolayı helak edilmişlerdir.

Aslında elçiler gönderildikleri toplulukları herhangi bir baskı uygulamadan, bir karşılık beklemeden, sadece Allah’a iman etmeye, İslam’a davet etmişlerdir.

"Buna karşılık ben sizden bir ücret istemiyorum; ücretim yalnızca alemlerin Rabbine aittir." (Şuara Suresi, 109)

Kur’an’ı Kerim’de peygamberlerin kıssaları ibret almamız, aklımızı kullanıp doğru yolu bulmamız için anlatılmıştır.

Kendilerinden önceki kuşaklardan nicelerini yıkıma uğratmamız, onları doğruya yöneltmedi mi? (Oysa bugün kendileri) onların kaldıkları yerlerde (tarihi kalıntıları üzerinde) gezinip durmaktadırlar. Şüphesiz bunda sağduyu sahipleri için ayetler vardır. (Taha Suresi, 128)

Geçmişte kavimlerin helak ediliş sebepleri düşünüldüğünde, günümüzde de bu kavimlerin özelliklerini taşıyan insanların ya da toplumların halen bulunduğunu görmekteyiz. Mesela Semud Kavmi tartıda adaletsizlik yaptıkları için, Sebe Halkı Allah’ın kendilerine verdiği nimetlere nankörlük ettikleri için, Nuh Kavmi müminleri küçük gördükleri ve müminlerle alay ettikleri için, İbrahim Kavmi putlara taptıkları için, Lut Kavmi cinsel sapkınlıkta bulundukları için helak edilmişlerdir. Belirttiğim gibi Allah’ın beğenmediği bu özellikleri üzerinde bulunduran çok sayıda insan ya da toplum günümüzde de bulunmaktadır. Özellikle şu anda Müslümanlara karşı uygulanan zulüm ve katliam, helak edilen tüm kavimler tarafından Müslümanlara yapılmıştır. Şu anda da dünyanın her yerinde Müslümanlara büyük acılar yaşatan insanlar bulunmaktadır. Ancak bu insanlar ya da toplumlar Kur’an’da anlatılan kıssalardan ibret almadıkları için, sonlarının da helak edilmek olacağını düşünmezler.

Kendilerinden önceki kuşaklardan nicelerini yıkıma uğratmamız, onları doğruya yöneltmedi mi? (Oysa bugün kendileri) onların kaldıkları yerlerde (tarihi kalıntıları üzerinde) gezinip durmaktadırlar. Şüphesiz bunda sağduyu sahipleri için ayetler vardır. (Taha Suresi, 128)

Ancak Yüce Rabbimiz adalet sahibidir. İnkarda diretenler, Allah’ın beğenmediği, razı olmadığı konularda bir düzelme göstermezlerse hem bu dünyada hem de ahirette Allah’ın azabıyla karşılık göreceklerdir.

Yeryüzünde gezip dolaşmıyorlar mı? Böylece kendilerinden öncekilerin nasıl bir sona uğradıklarını görsünler. Onlar güç bakımından kendilerinden daha üstün idiler, toprağı alt üst etmişler (ekmişler, madenler, sular arayıp çıkarmışlar) ve onu, kendilerinin imar ettiğinden daha çok imar etmişlerdi. Peygamberleri de onlara açık delillerle gelmişti. Demek ki Allah onlara zulmetmiyordu ancak onlar kendi nefislerine zulmediyorlardı. (Rum Suresi, 9)

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
İnkarda diretenler Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz İnkarda diretenler yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İnkarda Diretenler yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
CaNMaYBuLL
CaNMaYBuLL, @maybull
18.2.2014 04:32:40
Hadi inkarlarımızın sebeplerine seslenelim...Tanrıya inanmak,sevmekle-korkmak asında kalmak.Çaresiz kaldığında el açıp yalvarmak...Korkularınla aşk yaşamak...Birileri anlatırken korkun!yanacaksınız,yakılacaksınız.Azaplar da kalacak.bağıracaksınız...

İnançlar korkular üzerinde olduğu sürece hep masum kalacak...İnanmak sevmeyi aşk'ı getirecek...Aşk vuslata erecek beklentisi,insanın tüm yaratılanlara saygısını getirecek.Ve korkular değil.tanrıya kavuşmalar ast-olacak..İnkarsa rettir.Ret edenin de bir gayesi de yoktur.

Saygılar...



maybull tarafından 2/18/2014 4:36:15 AM zamanında düzenlenmiştir.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL