1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
976
Okunma
Hareket alanının genişliği özgür olduğumuz yanılgısı yaratabilir. Ancak bu özgürlük değil serbestliktir.
Güçlünün güçsüz, erkeğin kadın, heteroseksüelin biseksüel, gencin yaşlı.. üzerindeki tahakkümü sürdüğü sürece özgürleşebilir miyiz?
yani boynumuzda bir ucu hakim sınıfta olan tasmanın zinciri bir sıkılıp bir gevşetilirse özgürleşmiş olur muyuz?
İnsanlık tarihi boyunca, hareket alanını genişletme yönünde sarf edilen tüm çaba özgürleşme sürecidir. Ancak özgürleşme, pür bir eşitlik olmadan yani insanlığın boynundaki kapitalizm tasmasını büsbütün söküp atmadan mümkün olabilir mi?
zincirin uzunluğuna değil, tasmaya odaklanmak gerekiyor. aksi bir mücadele çizgisi, hakim ideolojinin, kitlelerin öfkesini kontrol etmesine yarayan bir mekanizma olmaktan öteye gidemiyor.