Gün geldi ağladığım günlere ağladım. hz. ebubekir
de
denizdalgası/55

İSTANBUL TÜRKÇESİ

Yorum

İSTANBUL TÜRKÇESİ

3

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1052

Okunma

İSTANBUL TÜRKÇESİ


Çocukluğumdan beri İstanbul Türkçesi sözünü duyar ve merak ederdim. Aslında öz Türkçe meraklısı olduğumdan da ’’alma ’’ya İstanbul Türkçesi yüzünden elma dendiği için ya da anaya anne dendiği için de içerlerdim. Çünkü elma da anne de büyük ses uyumu kuralımızı bozar.
Hayatımda üç kez İstanbul Türkçesi ile konuşan insanlarla karşılaştım. Bu insanlar inanın sadece İstanbul Türkçesi ile konuşmuyorlar görünüşleri duruşları çok farklı .Beyefendi,hanımefendi.Biz Anadolu insanına hiç benzemiyorlar.
Bır yaz günü İstanbul’un bir tatil kasabasına gitmek için otobüse binmiştim. Yanıma bir bayan oturdu..Bacaklarını birbirine yapıştırdı,beni rahatsız etmeyecek bir şekil aldı.Mis gibi tertemiz bir hanım,nazik bir gülüş...Sonra sohbet başladı.Kulaklarıma inanamadım.Refik Halit Karay’ın ’Eskici’öyküsünde olduğu gibi bir su şıkırtısı dinler gibi dinledim bayanı.Tane tane açık ve duru sakin.mest oldum....
Hayatımın en mutlu yolculuğuydu...
Bir dolmuşta oturuyordum. Bir yolcu daha yanıma bindi.Erkekler genelde bacaklarını yayarak otururlar,bu sarkıntılık değilde günümüzün normalidir. Bu yolcu beyefendi de o otobüsteki bayan gibi bacaklarını birleştirdi kendi kalıbını adeta küçülttü ki başkaları rahat otursun ve şöföre parayı o kibar sesiyle utanarak uzattı. Hemen atladım.İstanbul’un yerlisi misin diye Hayretle baktı ve ben adamı konuşturmaya çalıştım.Konuşmalarını güzel yapan ne idi?
Üçüncü anım değişiktir.Bir hasta yakınım Mecidiyeköy’de özel bir hastanede yoğun bakımda kalıyordu.Ben de geceleri hanımı ile birlikte kalıp sabahın altısında Anadolu yakasındaki işime yetişmek için yola çıkıyordum. Alacakaranlıkta nereye gideceğimi bilmeden yürürken gözlerimle yol soracak birini arıyordum.Çöpün başında siyah lime lime olmuş paltomsu bir giysiyle saçı sakalı karışmış bir adam gördüm. Biraz korkarak uzaktan seslendim.-Afedersiniz.bu yolu takip etsem durağı bulur muyum- diye. Adam bana baktı.Hayır hanımefendi dedi o yol sizi ters yöne götürür ve yolu tarif etti inanın iliklerime kadar titredim.O ses,O uslup...durmadım konuşmadım ama Türkçesi o pislik içinde o vakur duruşu hala aklımda...

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
İstanbul türkçesi Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz İstanbul türkçesi yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İSTANBUL TÜRKÇESİ yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
Fırat Avcı
Fırat Avcı, @firatavci
31.1.2014 11:04:04
Dil ve anlam bir aradayken güzel şeyler ürüyor galiba. Biri ötekinden ayrık değil. Dilin ve anlamın ne vakit aynılaşacağı, nerede karşımıza çıkacağı da belli olmuyor. İstanbul bu açıdan pek zengin bir membaa sahip. Bu şehirde yaşamak her türlü olumsuzluğuna rağmen pek güzel. Tebrikler hoş yazıya.
renbo
renbo, @renbo
31.1.2014 10:10:26
:)
Bir tutam hayat
Bir tutam hayat, @birtutamhayat
31.1.2014 09:01:40
Bu dil konusu önemli bir mesele.
İstanbul lehçesi gerçekten güzeldir.
Ama,
biz Anadolu'nun küçücük köylerinde, kasabalarında doğup, büyüyen,
sonra da toplumda az buçuk yer edinen insanların konuştuğu lehçe,
her ne kadar isim olarak İstanbul lehçesi ise de, asla değildir, olamaz da.
Muhakkak, kendi yöremizin lehçesinin ahengi yansır konuşmalarımızdan ve
bu konuda dikkatli olanlar hemen hissederler.

Meselenin bir de başka boyutu var.
Ben, Azerbaycan'da yaşamaktayım.
Burada, gerçek Türkçe konuşuluyor.
her ne kadar Arapça ve Farsça kelimeler de mevcut ise de dillerinde,
bizdeki kadar yolunu şaşırmamış henüz.
Dilimizi sadeleştireceğiz, güzelleştireceğiz derken,
resmen katletmişiz.
üzücü bir durum.
Oysa ben,
çocukluğumda hikayeler dinlediğimim anneannemin lisanını çok seviyordum.
İşte o lisanı,
burada tekrar yaşıyorum.
Bu da üzücü bir durum.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL