2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
914
Okunma

Unutkanlık bazı hastalıkların esaslı kendisi. Bazen acela ediyorsunuz İş güzel bir durum. İşe yetişmek için erkenden kalktım. Şafak atmamıştı. Tıraş olup, temizlik yapmak, evrakların hazırlanması epey bir zaman alıyor. Arabaya yetişme telaşı ile ilaçları da içebilmek için çok küçük bir kahvaltı da yapmak gerekiyor. Elbiselerimi değiştim. Hızlı bir şekilde evrak çantamı alıp evden çıktım. Ceketimin yan cebinde iki lira bozuk para vardı. Minibüs taşıması için bu ücret gerekiyordu. Minibüsün (dolmuşun) parasını verince rahattım.
Ankara Hastahanesine gelince indim. Dikimevi Ankaray durağına yürüyüp oradan Ankaraya binip oradan Emek İstasyonuna gittikten sonra oradan Polatlı’ya giden dolmuşlara binecektim. Dikimevi metro durağına girerken cüzdanımdaki biniş kartını çıkarmak için elimi cebime attığımda, cüzdanımı almadığımı, elbisemi değişirken evde unuttuğumu anladım. Metrodan geriye çıktım. On lira olsa Polatlı’ya gidebilirdim. Görev zamanlanmış bir görevdi. Seviye Tespit Sınavlarının denetimi. Şimdi ne yapacaktım. Saat: Altı kırkbeşti. Sadece Maviş Pastahanesi açıktı. Bir de acela ile işe giden insanlar vardı ortalıkta. Üstelik eve dönmek için iki liramda yoktu. Ne yapmalıydım? Maviş Pastahanesine yöneldim belki tanıdık biri olur diye. Kapıda servis görevlisi karşıladı. Utanarak durumu anlattım. O da beni bodrumdaki ustaya götürdü. Hüseyin Ustaya durumu anlattım.
Hüseyin Usta hiç ikiletmeden içeriden gidip on lira alıp geldi. Ben teşekkür ettim. 29.11.2013 günü saat 07.50 de Polatlı’ ya gittim. Oradan dolmuşla görevli olduğum TOKİ konutlarındaki okula gittim. Okul Müdürü ve Kurulan komisyon üyeleri ile tanıştık. Sınav salonlarını gezdik. Her şey olumluydu. Sınav başladı. Süresi içinde bitti. Mahalleden çarşıya giden öğretmenin arabası ile garaja kadar geldim. Öğretmenlere veya okul müdürüne sorunumu söyleyememiştim. Şimdi nasıl geri gidecektim?
Şükür telefonumu unutmamıştım. Telefonla daha önceden Polatlı’dan tanıdığım Polatlılı Erhan’ı aradım. Erhan’a durumu anlattım. On beş dakika içinde bir arkadaşıyla garaja geldi. Otobüs biletimi aldı. Her yarım saatte bir otobüs kalkıyordu. Otobüs saatine kadar garajın ikinci katında oturduk. Çay söylediler içtik. Otobüs saati gelince bindim. Bir de Ankara’da eve gidiş parası verdiler. Sağ olsunlar. Unutkanlığımı unutturdular.