Hayat hızla akıp gitse de bizimle birlikte dilimizi, saygımızı ya çalıyor ya da çalmaya çalışıyor bir şekilde akıp gidiyor. Hayat bazen bizim için vazgeçilmez de olsa bizimle birlikte yaşamaya çalışan dilimiz kasten ya da duyarsızca bilinçli bir şekilde yok ediliyor. Yabancı dillerin dilimize girmesi yetmezmiş gibi dilimiz yok edilmeye çalışılmaz mı ? İşte bu bir Türk insanını ,Türk evladını mahveder. Dil , bir insanı anlatan , tanıtan ve tanıştıran , vatanı vatan yapan dil olsa da bunun farkına varmak için yok olması beklenmemelidir. Bir vatanı , milleti ayakta tutan dildir. Bir toplumun ne kadar geniş bir alanda varlık sürdürdüğünü dil belirler . Bir millet yok olmuşsa dil varlığı devam ediyorsa işte bu millete yok olmuş diyilemez .Ya da tam tersi bir millet olsa dili olmasa işte bu millet yok olmaya mahkumdur. Dil, dil, dil farkına varılmasa bile Türkçe’mize karışan yabancı kelimelerle yaptığı savaşı sadece ve sadece bizim Türk insanı Türk toplumu sayesinde ayakta tutabilir, kazanabiliriz. Biz ki Çanakkale savaşında 253 bin şehit verip o zorluklara rağmen savaşı kazanan dedelerimizin torunuyuz . Biz mi dil savaşını kaybederiz demeyin . Dilimiz içten içe bize normalmiş gibi görünüyormuşcasına değiştirilmeye çalışılıyor. buna sakın kanmayın . Gözünüzü açın ve günlük hayatta kullandığınız kelimelere bakın girenler yetmiyormuş gibi daha gelen yabancı kelimelerde var. Lütfen duyarsız kalmayalım. Yabancı kelimeleri kullanmamaya özen gösterelim. Bu savaşı kaybetmeyelim. Vatanımızı milletimizi koruyalım. Arındırılmış bir dil olarak ayakta kalalım.