5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
3573
Okunma

Hastane önünde bir mahalle arkadaşıma rastladım, iki kolu da alçılar içinde,kıvranıp duru yordu,sordum;bu ne hal diye?sorma dedi son günlerde öyle dalgınım ki,olmadık şekilde ayağım kaydı DÜŞÜNCE bu hale geldim.
Vedalaşıp ayrıldığımızda benim dilime DÜŞÜNCE kelimesi her türlü manada öyle bir takılmıştı ki, bir o yana bir bu yana çekiştirip duruyordum.
Bazen insanın başını belaya sokan bu kelime benim dilime düştüğüne bin pişman, ben ise türlü DÜŞÜNCE içinde kalmış, bu kelimenin derinliklerine inmeye çalışıyordum.
Hani paran pulun varken etrafında pervane kesilenler, paran suyunu çekince yani sen DÜŞÜNCE etrafında fırıldaklık biter de o dostlar! İnlerine çekilirler ya.
O,güzeller güzeli kadın daha birkaç yıl öncesine kadar peşinden koşulan, aranılan bir film yıldızıdır ,onunla görüşebilmek için olağanüstü gayret gerekir,gazeteciler sıradadır,filmleri
gişe rekorları kırar, gala geceleri olay olur,amma bir gün çaptan DÜŞÜNCE ne arayan olur ne soran,çoğu izbe bir evde sığıntı gibi yaşarlar ve ölürler.
Böylesi berbat bir ortamda bir çocuk düşünün, yeşilin öz rengini kaybettiği, denizin deniz renginden uzak,temiz havayı bilmediği gibi temiz ellerin! ne olduğundan habersiz bu dünyadan bihaber ve dalmışsa kendi hayalince, DÜŞÜNCE ta uzaklara biz düşünmeyenlere inat.
Biz yetişkin insanlarsa hala tartışaduralım bu kelimenin ne anlama geldiğini,çok iyi hatırlıyorum, başımızda kavak yelleri eserken sonuçsuz eylemlerle vakit geçirmenin kabadayılığı ne boş gururdu simsiyah saçlarımıza şimdi aklar DÜŞÜNCE hala anlamış ve kavramış değiliz ki ömür törpülediğimiz o yılları nasıl heba ettiğimizi ve ne yazık ki hala farkında bile varmadık.
Günümüz kavgalarının müsebbibi o zaman ki dar DÜŞÜNCE kalıplarına kapılıp kaldığımızın Allah”ın yarattığı en mükemmel varlık olan biz insanoğlunu diğer varlıklardan ayıran en önemli özellik akıl, eğer DÜŞÜNCE faaliyetini ön plana geçirememişse, eyvah ki eyvah.
Bu masum gözüken eylemi kimi sessizce, kimi yazarak,kimi de bağırarak dile getirebilir,
bu davranış biçimlerine kimsenin bir şey deme hakkı olmamalı,ancak akıl düşünceye eğemen
olma vasfını kaybettiği an,bu insan yazar da olsa,sanatçı da olsa kendisine sunulmuş bu paye ile ayrıcalıklı görünüp toplumu rencide edecek bir görüşü ülkenin milli ve manevi çıkarlarına ters düşecek ölçülere getirmeli,yani her kesim DÜŞÜNCE diye vatan hainliğine soyunursa bu ve diğer bazı temel kavramlar, bizleri birbirimize bağlayan nitelikler değer kaybeder.
Kaybeder de ne olur;asırlardır dünya üzerinde yaşayan insanoğlunun saplantıları,
egoları,hep çatışma hep kavga içinde,birbirlerini anlamama inadına öyle saplanır ki,ortak paydaları bile kendi tarafına çekme hırsı ne din korkusu bırakır ne de Allah korkusu,vahşi hayvanlardan daha vahşi ,güya yaşadığımızı zannedip gideriz , bu DÜŞÜNCE ile.
Bir düşünün bir ülkenin kaderi siyasetçinin iki dudağı arasında ise eğer ve eh,ne yapalım adam anayasa gereği seçilmiş gibi demokrasinin mantığına uymayan gerekçeleri içimize
Bu şekilde sindirmeye çalışırsak,bu seçilmiş kısa boyluları sevmiyorsa,yada yeşil gözlüleri
Yine eh ne yapalım diyen bir mantığı DÜŞÜNCE olarak kabul edebilir miyiz?
İşte biz insanlar yüz yıllardır böylesi namüsait ortamlarda yaşamanın bedelini çok ağır ödememize rağmen bazı kavramları özünden hep saptırdık ve nerede duracağımızı bir türlü
bilemediğimiz için DÜŞÜNCE denen o masum kelimeyi hep çıkarlarımız doğrultusunda don
lastiği haline getirip,kimi sıkınca anladık kıymetini,kimi gevşeyip DÜŞÜNCE topuğumuza.
Kurşuna dizmeliyim çıkarıp
Akıl taşımayan bu,
Kafa tasını,
Sonra bu kararı veren
Aklımın,
Tutmalıyım yasını.
Mehmet çetin