___Bence düzen iktdarlığın/ın proleteryanın eline geçmesi için ...Parlementer sistemindeki yasaların...ki tutucu diye tabirlediğimiz bu yasaların değiştirilerek şirinleştirilmesi proleteryaya perlementer yolunun açılmasına ben inanmıyorum. Hatta sistemin işliğeceğine bile... bu tıkanan demokratik boruların/ın açılacağına hem devletin bürokratik yapısı hemde askeri yapısını( hele son günlerde polis ordusunun kurulması )belirliğen ’EKONOMİ’ yapısı buna müsait değildir. Bu olsa olsa sadece şekilsel bir değişikliğin olduğudur. Ülke gerçeğinin de yapısallığını göz önüne alırsak dediğimiz gibi ülkenin ne ekonomik yapısı nede siyası yapısı buna müsait değildir.Mantığı da olamaz.
___Oligarşik düzen kendi egemenliğinden milim sınıfsal karekterindeki baskılayıcı tutumundan yani yapısal özelliğinden taviz vermez veremez. Hem Anayasa da hem TCK ceza-i yaptırımlarda şirinselliğini ileride isdediği zaman rafa kaldırır.Kendi koyduğu yasayı kendisi tanımıyabiliyor.....bizim gibi ülkelerdeki ekonomik yapısal benzerlikteki ülkelerde de durum hiç değişmemektedir.
___Kendilerine ’SÜREKLİ DEVRİM’ şiarıyla yola çıkanlar yine ’TEK YOL DEVRİM’ dediklerinde kendilerine değişen ülemiz ve diğer ülkelerdeki bu değişikliliğin hem ekonomik hem siyası değişikliği göz ardı ederek yeniden ’Politikleşmiş askeri savaş stretejisi ’temel mi denilecek.?Yani silahlı mücadele temel mi diyecek ..yoksa bu geçici demokrasi ayak oynun da gelişen bu gelişmeleri de göz önüne alarak yeni bir yapılanmaya mı gidecek merak konum.Bu yazıyı hiç bir siyasi örgüt adına veya kimsenin kalemşörlülüğünü yapmadan ’Kendi siyası bilgi birikimimin merak konusu ’dur buda böyle biline
____İşçi örgütlemelerin dışında tutulan vede ’KÜRT ULUSAL’ savaşımının insafına terk edilmiş örgütsüz köylü kesimi bu savaşın en çok mağduru olduklarından...hiç kimse onlara eskisi gibi ’SOSAYALİST’ adına tek kelime edememekte...bundan dolaydır ki düne kadar buraları kendilerine mesken edinenler kırlardaki halkları kendi kaderlerine terk etmiş durumdalar.
___Yoksul köylü komiteleri kurularak...orta-köylü sınıfının elinde bulunan ’ÜRETİM ARACLARININ’ belli komin çercevesinde ortak kullanılması ve işlenmiğen toprakların bilinçli(Sera ve sulu modern tarımın) başlatılması belli bir güç/ü bir araya getirmez mi...? eğer bu güç sınf bilinçi ile örgütlenerek halkanın genişletilmesi zamanla şehirlerde ki örgütlü işçi kesimi ile kaynaşması sürecinden sonra hem ülkenin kalkınması hem örgütlü bir sınıfın böylece iktidarlığı düşünülmezi mi...?o da ayrı merak konum
___Geçmişteki ’Politikleşmiş askeri savaş stratejisi’ denilerek ,her gün yeni yeni fraksiyonlar( bölüngülerle) sırf adımı duyurma adına yapılaqn sapma ve yanlış eylemler yüzünden çok ağır bedeller ödüğen ’’Sosyalist devrimciler’’ bundan bir pay çıkararak yeniden tek çatı altında yapılanmasını becerebilecekler mi ? buda ap ayrı merak konum
____Halkın devrimci öncüleri dediğimiz, örgütün bu yeni yapılanmasın da eskisi gibi kadro ile tarafdar keşmekeşliğine önem verip vermiğeceği, her önüne gelen ve beline silah koyan kitleğe ’’Ahkam borazanının’’ çalıp çalamıyacağınıda biraz sizin ’’Merak konunuz olsun’’
-----Yeniden yapılanmalı
bu defa bir ileri iki geri değil iki ileri bir daha ileri

Saygılarımla...
Kadir Haktan TÜRKELİ