...Günlerdir gözüne uyku girmemişti Engin beyin , Çünkü kiracıları pansiyonu terk etmiş , onu kendisiyle baş başa bırakmışlardı... Biraz garip bir adamdı Engin bey ; 40-45 yaşlarında, maddi durumu iyi , hiç evlenmemiş , orta boylu , saçları dökülmüş ,ince yapılı , kumral bir adamdı , kendine has bir kahkahası ve o taktığı kırmızı papyonu vardı ; ah işte o kırmızı papyon ! Mahallelinin taktığı lakap oydu ona "kırmızı papyon"... Yalnızlığı hiç sevmezdi, kızgındı eski kiracılarına , ama bu davranışı çok saçmaydı, zaten oraya insanlar 3-4 günlüğüne kalmaya gelip sonra terk ediyorlardı, her insana bir anlam yükler, güler yüzle karşılardı yalnız olduğu için , gitmemeleri için ise elinden geleni yapmaya hazırdı ... Ama pansiyon hiç bu zamana kadar böyle bomboş kalmamıştı. Günlerdir uyuyamamasının sebebi buydu , sayıklıyordu; "insanlar ! Beni yalnız bıraktı, insanlar evet hiçbirine güven olmaz şu dünyada hiç, şeytanlar, şeytanlar..." sonra bir ’dostunun’ lafı aklına geldi insan ve şeytan dediği zaman ; " Bence, şeytan diye bir şey gerçekte yoksa, kişioğlu uydurmuşsa onu, kendine bakarak, kendisini örnek alarak uydurmuştur." ...Eline bir kalem aldı ve bunu duvara kazıdı...

Aylardan Aralıktı ,yapraklar dökülmüş güzel bir hava katmıştı mahalleye, hava çokta kapalı değildi , sabah güneş alıyordu, ama Engin beyin pansiyonu pek alamıyordu o güneşi çünkü bahçesine çam ağaları dikmişti 2 gün önce .Şehir meydanları planlanırken ağaç olarak çam ağacı tercih edilmez.Çünkü çam ağacı kışın yaprak dökmediği için uygun değildir meydanlardaki ağaçların görsellik dışında işlevselliği de vardır. Yazın yapraklarıyla gölge ve serinlik vermeli, kışın yapraklarını döküp mevcut güneşin binalara vurmasını engellememelidir, bunu iyi biliyordu "Kamburu Çıkmış" Adem amca karşı market sahibiydi "oğlum onları oraya dikme " demişti , oda "sana ne sana mı soracağım be ihtiyar" diyerek bağırmış yaşlı adamın kalbini kırmıştı, bunu neden yapıyordu ? Hem yalnızlıktan şikayetçiydi hemde insanların kalbini kırıyordu ,garip bir insandı gerçekten şu Engin Bey ah,ah...

Sonra yatağındayken bir ses duydu ; birilerinin sesi geliyordu pansiyonun içinden...Heyecanlandı bizim ki, yatağından fırladı üstünde ki pijamalarıyla...