Bir kimsenin beni yüzüme karşı methetmeye hakkı olursa, yüzüme karşı beni tenkit etmeye de hakkı olması lazımdır. bısmark
Mavro
Mavro

İlk Gerçek-Son Sanrı

Yorum

İlk Gerçek-Son Sanrı

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

611

Okunma

İlk Gerçek-Son Sanrı

Ve nasıl bu kadar uzakteyken hâlâ öğretebiliyor?

Kendime gelip çok yavaşça doğruluyordum.Uğruna ölmeyi bırak parmağımı kıpırdatacak bir hayal bile kalmamıştı cebimde.Issızlaşmıştı sanki dünya.Yavaş yavaş çürüyor gibi olacaktık,kaybından sonraki yalnızlık bedenlerimizden önce ruhlarımızı ayrıştıracaktı .Ölüm daha kolay olmalı diyordum,arkadaşlarım yüzüme bomboş bakarken.

Gözümü her kapattığımda bir yağ gibi uzuyordu deniz önümde ve gerçek düşleri paramparça ederek süzülüyordu denizin içinden.Eriyordum sanki ama kabul etmiyordum dağıldığımı,kendi dağıttığımı toplamak hep bir işkence olmuştu zaten benim için.Ne olduğunu biliyordum daha önce öğrenmiştim ama öyle zordu ki kaybın fırtınasını karşılamak.

İspanyol sömürgeciliği kıyılarıma vurmuş İtalyan sanatına özdeş adamlar öldürüyordu.Korkuyordum,sıra şurada bir yerde bana gelecekti ama beni korkutan sıranın bana gelmesi mi yoksa beni atlaması mıydı bilmiyorum..Kaç kişi kalmıştık ki zaten o güldüklerinde gökyüzünü titreten kadın ve adamlardan geriye.

Çay içmiyorduk,şiir okumuyorduk,aşık olmuyorduk ama yinede çok sık ölüyorduk.Düştüğümü hatırlıyorum beyaz bir perde gibi sisin ardından çıkıp masal anlattığını da hatırlıyorum ve o masalın bir rüya olduğunu da...Çok yorgun olmalıydım,hepimiz öyle olmalıydık.

Sıhhıye,Abdi ipekçi parkı,o gökyüzüne açılmış iki avucun heykeli,sızdığım o kırık dökük bank..Kaç ay olmuştu sahi bir parkta uyuyup kalmayalı? .Derin bir nefes alıp çıkabiliyordum bu koridorlardan,o parka gidiyordum.Bir kaç sigara mesafesinde zaten Ulus,yürüyordum.Bombalar patlamıyordu,kuşlar uçabiliyordu,martılar bile görebiliyordum.
Geri döndüğümde o zırh sandıkları iğrenç beyaz önlüğe sarılmış bir doktor bağırıyordu! "Ben! Ben ki siz düşmüşlerin efendisi,ucubeler hâkimi.Ey ,kalubeladan beri düzen bozan çocuklar,size mahvolmayı vaat ediyorum!"Elimde beliren silahın namlusu el değmeyecek kadar ısınmışken o beyaz önlüğü kızıl kana bulanmıştı..

"Uyan! Uyan,iyi misin?"
"Aklım en meşakâtli sınavını veriyor olmalı."

Çok geride kaldı,sanki asırlar geçti üzerinden,çağlar kapanıp açıldı.Kimse kalmadı.Ankara’yı bir martı kadar bile sevemedik.Düzene son kez başkaldırırken hepimizin bavulunda yalnız o vardı eminim.Ben hiç düşünmedim peşimden geleceğini,"Ankara’da kalır,orada kül olur gider" dedim.Yanıldığımı ilk anladığımda başa döndüğümü sandım.Meğer ne çok uzaklaşmışım.

Her şey bittiğinde,Ankara’dan kilometrelerce uzakta,sıcak bir yatağa girmek yerine saatlerce duvarlara bakarken "Acaba" dedim "Acaba o daha mı huzurlu, hayatta kalıp sözde "Yenenler" biz olmamıza rağmen?
Belki de Tanrı sessizce beklememiz karşılığında bize huzurlu bir ölüm vaat etmiş ama biz direnmiş,isyan etmiştik.Sesimizin arşı titretmediğine eminim ama yinede takdire şayandı gülümsemelerimiz,kaderin mantık hataları canımızı yakarken bile.

"Şirk koşuyorsun!"
"Benim yürümeye mecalim yok!."

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
İlk gerçek-son sanrı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz İlk gerçek-son sanrı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İlk Gerçek-Son Sanrı yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL