Kütahya’nın tarih kokan sokakları arasında yürürken içinize huzur doluverir. Eskilerde kalmış, o sokaklarda ki çocuk seslerini bile duyuverirsiniz. Kadınların örgü sesleri Kütahya’nın o meşhur pınarlarının seslerine karışır, başka bir ahenkle dönüverir size. Hayat yorgunluğunu atmak ve bir Yörük olarakta kültürümüzü daha iyi anlamak amacıyla Hasan Hüseyin Namaz dayımızın evine konuk oluyoruz. Kendisi Kütahya Yörük ve Türkmen Dernekleri Başkanı olup yıllardır kültürümüzü tanıtmaya, yaşamaya ve yaşatmaya devam ediyor. Bunu kendisine bir yük değil bir borç bilip yeni nesillere aktarmaya çalışıyor.Kendisiyle biraz hasbihal ettikten sonra büyük uğraşlar sonucunda tarihi eşyalarla yapmış olduğu Yörük odasını ziyarete geçiyoruz. Odaya adımızı attığımız anda o büyülü dünyanın içerisine giriyorsunuz. Eski bir pikaptan çalan Kütahya türküleri ile ziyaretimiz dahada bir renkleniyor. Sizlerde şimdi odanın içinde ne olduğunu merak ediyorsunuz. Elbette sizlere kısaca anlatacak olursak hani derler ya "yok yok " işte o tanım tam olarak uyuyor burasını anlatmaya.

El nurundan ziyade gönül nuruyla ilmek ilmek işlenen kilimler , Yörük kıyafetleri , heybeler , keseler, su testileri, eski madeni paralar, eskiden nenelerimizin ayaklarımız üşümesinde diye bizlere ördükleri patikler daha neler neler . Bu kadar eşyanın içerisinde yolculuğumuza devam ederken bir fotoğraf albümüyle karşılaşıyoruz. Fotoğraflarda Hasan Hüseyin Namaz’ın bir çok ünlü simayla fotoğraflarını gördük. Hasan Hüseyin Namaz’ın çok faal biri olduğunu bu fotoğraflardan da görmek mümkün.

Gönül isterdi ki daha fazla sohbet edelim . Malum dünya koşuşturması . Bir daha ki sefere Yörüklere özgü gözleme ve yayık ayranı ziyafeti sözü aldık. :) Bir daha ki ziyaretimizi iple çekiyoruz.

Gönül insanı dayımız Hasan Hüseyin Namaz’a misafirperverliğinden ilgi ve alakasından dolayı teşekkür ediyoruz.