İman zayıflığının aile hayatına etkisi nedir? Günümüzde boşanmaların artmasının asıl nedeni iman zayıflığı mı? Bence öyle.

Çevremde ki boşanma olaylarından gözlemlediğim kadarıyla, bu tezimi anlatmaya çalışayım.
Tanıdığım boşanan, ya da mutsuz çiftlerin tamamına yakınında aldatma, yani kocaların gayrı meşru ilişki veya ikinci nikahsız evlilikleri var.

Zor durumda bırakılan yani aldatılıp aşağılanan kadınların ise tamamına yakını mazbut ev hanımları ya da çocuk ev iş üçgeninde helak olan, bitap düşen hanımlar.

Evlilik kutsal bir kurum. Zor durumda kalan kadınlar, ailelerini kurtarmak, kocayı eve bağlamak adına hayat tarzlarını ve kişiliklerini değiştirmeyi bir görev biliyorlar. Tabi buna, bir yandan mecburlar.

Mesela tanıdığım hanımlardan biri, dini vecibelerini analık ve eşlik görevlerini layıkıyla yerine getirme çabasında bir insandı.

Eşi tarafından, aldatılıyor ve maddi manevi ihmal ediliyordu. Bu duruma razı olmadığını dile getirdiğinde ise, şiddete maruz kalıyordu. Eşinin, ona tercih ettiği bayan ise asri yani boyalı, bakımlı, işveli, cilveli bir hanımdı.

Aldatılan kadına çevresinden şu telkin geliyordu: “ ne yaparsan yap eşini, evine bağla yuvanı yıkma”

Bu telkinler kadıncağıza söylendikçe o, eksikliğin kendinde olduğunu zannediyordu.
Çevresindekiler, onun kapalı ve ucuz giyinmesini, çocuklarına ve ev geçimine kafa yormasını bir hata olarak görüyorlardı. Hatta bu nedenle onu sürekli eleştiriyorlardı.

Sonunda kadın modern olmaya karar verdi. Öyle ya, kocası bakımlı ve süslü hanımla gezip tozuyor, ona güzel iltifatlar ediyordu. Onunlayken mutluydu, öyleyse kendide, o kadın gibi olacak böylece yuvasını, yıkılmaktan kurtaracaktı.

Sonunda çevresinin yardımı ile yeni kıyafetler aldı.
Baş örtüsünü çıkarıp saçlarına röfle yaptırdı.
Dar pantolon tişört giydi.

Gözleri , dudakları boyalı, tırnakları ojeli, topuklu ayakkabı giyen modern bir hanım oldu.
Bir de, komşusu ona yabancı kataloklardan getirttiği çekici kokulu bir parfüm hediye etti. Şimdi eşinin ona tercih ettiği hanımdan bir farkı kalmamıştı.
Ya sonra….
Yuvası yine yıkılmaktan kurtulamadı.
Biri değil beşi değil, gördüğüm yıkılan yuvaların temelinde, elde olana özenmek özendirmek vardı hep.
Bu hanımların Allah rızasını önde tutup çile çekmeyi yeğleyenleri de var.

İşte bu kocalar gerçek birer adem olsalar, kendi tesettürleri olan göz kapaklarına sahip olsalar, eli değil kendi ailelerini üstün görseler…..diyeceğim ama iman olmaz ise takva olmaz ise bu biraz zor.

Yine umudumuz imanlı bir neslin yetişmesi, kimse çocuğuna mutsuz bir yaşam temenni etmez.
Oysa imandan yoksun bir çevre daima mutsuzluk getirecektir.
Burada ve ebedi yaşamda Muhammed (sav) ümmetine ve çocuklarımıza mutlu bir yaşam dilerim.
Selam ve Saygılarımla….Leyla Gülsüren