Bak Kırılganlığım geçmedi hala; Yalnızlık kırıntıları batıyor gözlerime.
seni ararken ıssız coğrafyaların yitikliğini hissediyorum.gözlerinde ararken mutluluğu
karanlığa mahkumum şimdi ışıksızım.
sığındığım bütün limanlarda; sudan çıkmış balık misali o susuz ben sensizim! nefes alışlarım
sıklaşıyor daralıyorum ..hükmünü yitirmişmi bu sevda tek celsede ayrılığamı karar verdi
Adalet !sesler çığlık gibi kulaklarımda ve ben çaresiz.
şimdi sana soruyorum !
sevmek dirilmek değilmiydi varlığın ile? kendine verdiğin sözler sularda yüzen kağıttan gemilere benzedi ’ küçükken oynadığımız oyunlar misali,bir damla gözyaşı süzülse yanaklarından su alıp ben batıyorum en hırçın fırtınalarda.yinede gemiyi terkeden en son kaptan olmalı öyle değilmi sevgili!
sen yeni ufuklara yelken açarken ben rüzgarımdan habersizim!
ama yinede rotamız belli çok şükür dilimizden eksik olmuyor dualar ! kıblemiz hep aynı ama kalbimin yitik haritasında hangi noktadasın bilemiyorum.arasan bile ümitsiz bir vaka olmuşsun kesilecek kangren bir ayak gibi.oysa senin için yolları ezber bildim sağır kaplumbağa misali yürüdüm sana doğru! köprülerimi neden yıktın sudan sebeplermi taşırdı kalbinin kırık bardağını? korkma su içmem bir daha mecnun misali ateşler içinde yansamda.
ettiğim dualardan eksik olmayacaksın bunu bil ;ama hayra yoracam kaybedişini.kazanan yalnızlık işte bak gördünmüi,sen orada baharları beklerken ,en ağır kışlarda ak düştü saçlarıma. eridi karlar kardelen misali gün ışığına hasret kaldık be sevgili..
oysa kelebeğin rüyası oldu şimdi tutkularımız.bölündü saatlere uykular ve düşler firari meydan savaşlarında sırtımızı çevirdik birbirimize ! tuzak kuran cellatlar seviniyor şimdi çarmığa gerildi duygularımız son sözümüz kursağımzda kaldı !
yinede yaşamak güzeldi sebepsiz gitmelerden önce Aşkı..
bir anlamı olmalı isyanlarımın.devrimci yüreğimde esaretin yeri yok başkaldırırken ben bu sevdaya cümlelerim devrik olmamalı..
seni gömüyorum şimdi terkedilmiş topraklara.haykırmalı sözcüklerim katili sen olan bu Aşka..umutları sakladım yarınlara .hazan mevsimleri senin olsun şimdi eylül ayını yaşarken benim yokluğumda yaprakları bir bir dökülecek sevgi bahçelerinin.en güzel çiçeği sendin oysa içinde koklayıp kaybettiklerimin.
Eylüle isyan yaralı sözcüklerim külleri savrulurken bu sevdanın..bedenim ateş yüreğim zemheri soğukluğunda sen şimdi hükümsüz kayıp ilanlarında...