Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar Kaleli

OZANLARIN DÜNYAS

Yorum

OZANLARIN DÜNYAS

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

886

Okunma

OZANLARIN DÜNYAS

Bugün sizinle ozanların iç dünyasının perdelerini aralamak istiyorum. Denir ki; ozanlar hayal dünyaları belki de en geniş olanlardır. Doğrudur. İnsan âlemde hayal ettiği müddetçe yaşar çünkü. Çünkü hayal gücü ruhun gözüdür. Ozan dünyaya buradan bakar.

Gözler az gördüğü, kulaklar az duyduğu ölçüde hayal gücü artar. Hayal ruhun gizli kapısıdır da aynı zamanda. Bu kapıdan iyi fikirler girdiği gibi kötü fikirler de girebilmektedir. Bu yüzden bazıları zaman zaman sapıtırlar.

Hiçbir şey ele geçince hayal olduğu kadar güzel kalmaz. Hayal edilen şey renk renk, desen desen, harikulade. Ele geçen bunlardan sadece bir cüzdür.

Dünyanın gördüğü en büyük başarı önce bir hayaldi. En büyük, en görkemli çınar bir tohumda, deve kuşu da bir yumurtada saklıydı zira.

Hayal edilmeden yeni bir şeyler üretmek mümkün mü? Ancak yeni bir şeyler yapma çabasında olan insan hata da yapar. Nitekim insanoğlu hatadan arınmış değildir. Hatalar en büyük öğretmenlerdir. En büyük hata ise hata diye bir şey kabul etmemektir. Ancak ilk hata saflığın, sonrakiler de suçun mahsulü olduğu unutulmamalıdır.”Ufak bir hatanın cezasını kıyamete kadar çekersin” diyor, Tolstoy. Ama hata yapmaktan korkan insan da hiçbir şey yapmamanın ezikliğini yaşamaz mı?

Hayal etmek, hayali eyleme dönüştürmek hataları çoğaltan bir vasıtadır. İnsan kendi hatalarını ancak başkalarının gözü ile görebilir.

Hz. Ali diyor ki: ”Hiç kimsenin hatasını yüzüne vurmayın, hatayı işleyene başka birisinin hatasını örnek göstererek anlatın.” Nitekim o zaman bir kişinin hata yapmasını önlersiniz. Ancak onun kararlarını da kendi kendine vermesini önlemiş olursunuz. Bu da insanın hayal dünyasını karartır. Dolayısıyla üretme gücünü yok eder, insanı çölleştirir.


O zaman hiçbir şey umut etmeyene ne mutlu. Çünkü o hiç hayal kırıklığına uğramaz. Hayal etmeyenin ömrü de boğazıyla tuvaleti arasında geçer. Ondan topluma hayır gelmez.

Allah bütün insanları mesut olsunlar diye yaratmıştır. Mesut olmaları için bazı dünyevi ve uhrevi kurallar koymuştur. İnsanlar bunlara uymuyor, bedbaht oluyorlarsa bu kendi hataları yüzündendir” diyor Epıotetes.

Hindistan’ın efsane lideri; Gandhi’ de:”İnsan kendi hatasını büyüten, başkalarınınkini de küçülten aynada görebilse, her iki hata hakkında bir fikir yürütmeye muktedir olabilir” diyor. Oysa insanların hatalarını kabullenmeleri nefislerine çok ağır gelir. Bu yüzden çoğu zaman bu gerçekleşmez.

İnsan için en güzel, en erdemli şey kendi hatasını görmek, başkalarınınkini de mümkün olduğu kadar örtmektir. Hayal dünyası geniş insanların hataları da çoktur.

Kafeste olmak, insana uçabileceği hissini yaşatır.(Riviere) Ancak; insan tek başına hayal eder, tek başına acı çeker ve tek başına ölür. (Amiel). Uzakta aramaya gerek yok. Şu yakın zamanda gördüklerimiz, yaşadıklarımız bunun delili değil mi? Yine de “geçmiş zaman olur ki hayali cihan değer”.

Sen büyük şeylerin hayaliyle yaşa, hiç olmazsa daha küçük şeyleri yapma imkânı bulursun. İşte, ozanlar bunu yapıyorlar

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Ozanların dünyas Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ozanların dünyas yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
OZANLARIN DÜNYAS yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
Dünyevî
Dünyevî, @dunyevî
26.12.2012 13:22:25
Şiir gibi yazıydı.
yine boydan büyük laf edersem
Üstadım kusura bakma.

son 1 saat içinde son eklediğiniz şiirleri okudum.

daha önceden üslubunuz vadidelerden akıp giden bir ırmak gibiydi. kaynağı muallaktı. belki de kaynağı başkaydı. belki de bir çok kaynaktan beslenen bir nehirdi.

buna rağmen son on yılda sadece internette kaç gence, kaç kişiye örnek oldunuz hece şiirinde bilemem. her zaman saygı uyandırdınız bende. en kaba sığmaz yıllarda şiire başlayan kalemlerin hadiszliklerini sabır potasında erittiniz. Fırıncı gibi teknesinde yoğurdunuz kaç gönlü ve fikri bilemem.
fakat gördüğüm şu ki..

yeniden doğmuş gibisiniz. o dumanlı dağ başlarında sızan, fışkıran bir abı hayat suyu gibi yükseklerden alçaklara berraklık, ferahlık, temizlik götürme derdini daha dinç, daha umutlu daha da büyümüş bir derya gibi yaşatıyorsunuz.


son okuduğum şiirlerinizi bir mısrasında : "oku atan yaya yöneldim. " gibi bir ifade vardı.
oka ve yaya hangi manaları yüklediğiniz merak ekmekteyim. sadece o şiir için değil, genel manada bunu merak etmekteyim sadece.
bir çokları gibi asla doğrusu budur demeden doğruyu gösterme marifenizden ötürü
baki selamlarımı kabul etmeniz temennimlerimle...

İşte dünyevi



© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL