Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
ca
candost63

DELİLİK

Yorum

DELİLİK

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

818

Okunma

DELİLİK

Bak dostum diye başladı söze. “Senden nefret etmek seni sevmekten daha zordur. Belki de hiç sevimli değilsindir. Öyle diyorum; yanılmıyorsam kendi ifadelerinin içinde bu anlamda ifadeler vardı. Ama senin bu anlamda dile getirdiğin ifadelere hiç inanmadım. İnandırıcı gelmedi bana.
Eğer öyleyse bu yüreğimdeki yangın niye? Trajik komik - komikliği saklı kalsın- bir hikâye anlatayım da dinle. Yüreği yanık biçare birisinden yardım beklemek, ummak çaresizce güldürmez mi insanı? Çare arayan insanı da kapıdan çevirmek olur muydu? Dinledik dinledikçe yüreğimizdeki yangın anlatılana karıştı. Büyüdükçe büyüdü. Arayanın başvurduğu yürek kendi çaresizliğini taşıyamazken çare için konuştu ve sustu. Çaresizliğin yüzüne baktı sızılı bir gülümsemeyle.
Elini kaldırmak istedi yüreğini göstermek için. Eli kımıldamadı dermansızlıktan. Yüreğini ortaya koymak istedi bak haline diyebilmek için. Bak “bu yüreği taşıyandan derman beklemek” “ öyle mi” diyebilmek için; beceremedi.
Bugün on üç yaşlarında iki çocuğun aşk hikâyesini dinledim, istemeden. Daha doğrusu dinlemek zorunda kaldım. Belliydi ikisine de aşkın rüzgârı dokunmuştu. Rüzgârın verdiği sarhoşluk geçince korku sarmıştı tüm benliklerini. Konuşmalarındaki ciddiyetin korkuyla, çaresizlikle birleşmesi tebessüme zorlar vaziyetteydi insanı.
Dokunmuştu bir kere sonunu görmek mümkün olsaydı dokunmasına izin verirler miydi? Küçücük bedenleri küçücük zihinleri nasıl kaldıracaktı bu kadar ağır bir yükü. Öyle ki insanın karşılaşabileceği en ağır yük olduğunu bilselerdi. Ama adı aşk, dokundu mu dokunur, değiştirir, coşturur sinsice. Kime ne zaman dokunacağı belli mi ki?
Erkek çocuğun annesi panik içinde çözüm arayışları peşinde. Çocuğunu bu cendereden kurtarma adına neler yapabileceğinin derdinde. “Benim oğluma tutulmuş, vurulmuş, takıntı haline getirmiş” sözlerinin içinde sinsice tanımsız keyif yaşadığı yansıyordu gözlerine.
Anneye göre kız çocuğu işi abartmıştı. Sevdiysen sevdin, bu kadar da olmazdı ki canım. Kalkıp otuz bilmem kaç tane hap içmenin bir manası var mıydı? Benim oğlumu sevdin de neden sevdin diyen mi oldu? Hani benim oğlumda Allah var yakışıklı çocuk.
“Dedik ya kız takıntı haline getirdi kısaca” diye devam etti. Hatta kızı kaç tane farklı psikiyatrlara götürmüşlerdi de bir netice alınamamıştı. Bu aşk denen nasıl bir şeydi de koskoca psikiyatrlar bile çare olamamıştı.
“Ayırmak, uzaklaştırmak lazım ki sönsün aralarındaki şey her neyse” diye cümleler arka arkaya sıralanıyordu. Kurulan cümleler duyma alanımdan çıkmıştı, duyamıyordum.
Kafamı kaldırıp göz göze geldiğimizde hala konuşuyordu. Elimi kaldırdım. Sustu.
“delilik” dedim. “ne demek istiyorsun” dercesine baktı şaşkın bir ifadeyle. “Öyle diyorlar” demeye kalmadan “ biz de kime ne anlatıyoruz” diyerek kapıyı vurdu ve çıktı gitti. Anlatılanlardan hafızamızda tek kelime kaldı. Evet “delilik”.
]

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Delilik Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Delilik yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
DELİLİK yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL