Can ciğer arkadaştılar ama bir türlü anlaşamazlardı. Yolları ayrıydı, fikirler, yaşantıları ayrıydı. Ama çocuklukları aynı mahalled geçmiş, beraber büyümüşlerdi. Zengin bir babanın şımarık yetişmiş tek oğluydu.Anne ve baba gayet dindar lakin çocukları aksine cami kapısı tanımazdı. Baba ve anne üzülürler, nasihatlar ederler , fayda vermezdi.sonunda çareyi kuran kurslarında okumuş bir kızla evlendirmekte buldula., Belki o imanlı kız onu yola getirir diye.çünkü oğlunda ne ararsan her türlü kötülük mevcuttu.Aradan yıllar geçti iki arkadaş bir daha birbirlerini görmediler. Arkadaşının babası ölmüş yalnız kalan oğlu da bir büyük şehre göçmüştü.Bir gün dükkanında otururken dükkanının önünden dikkatlice vitrini gözeleyen birine gözü takıldı ,dikkatini çekti dışarı çıktı, "buyurun kardeş birini mi baktınız "diye sordu. Karşıdaki şahıs birden ağlayarak boynuna düştü." Tanımadın mı beni ben çocukluk arkadaşın... "dedi. Şimdi dikkatlice bakınca arkadaşını tanıdı.Aman Allahım bu ne güzel sima... Aklanmış bir sakal ,nurani bir yüz. ..Tekrar baktı,o da ağladı ,kardeşinin boynuna sımsıkı sarıldı. "Kardeşim bu ne hal, ?" diye sordu.İçeri geçtiler. Arkadaşı olanları anlatmaya başladı:"Bilirsin çocukluğumda yapmadığım kötülük, işlemediğim günah kalmadı. Anamın babamın nasihatı kar etmedi. sonunda beni bir kızla evlendirdiler. O da bana yıllarca nasihat etti fakat nafile. "-Peki, ne oldu da bu hale geldin ?"-" Bir sabah namazı vaktiydi bir ağlama sesi ile uyandım. Kim bu saat ağlatyan dedim baktım ki eşim alnını secdeye koymuş hem ağlıyor hem feryat ediyor hem de dua ediyor.Diyor ki Ya Rab eşimin kalbinden kötülük duygularını al ona hidayet nasip eyle, onu namaz ve ibadet ehli eyle onu dünyada bana eş kıldığın gibi öyle hale getirki ahirete de bana eş olsunOnu o halde görünce sanki beynimden vuruldum. Yazıklar olsun sana ey .... Senin eşin senin için rabbına kendini helak edercesine dualar edecek de sen yıllarca böyle gaflet içinde yatacaksın emi dedim .Hemen yerimden fırladım bir abdest aldım namaza durdum " müjde hanımım dedim Allah dualarını kabul etti şu anda öyle bir tevbe ettim ki beni yakmaya götürseler bir daha dönmem. Ben ne aptalmışım ki sen benim için kendini helak edercesine dua etmişsin de ben gaflet içinde ömür tüketmişim""işte kardeş, eşimin duası beni bu hale getirdi. namaza başlayışım öyle oldu ve bir daha bırakmadım ölene kadar da bırakmam."