Neye itiraz edilir?


Karikatürleri çok severim… Bir çok mesajı küçük çizimlerle etkili konuşma baloncuklarıyla mizahi bir şekilde verdiklerini düşünürüm… Haksız da sayılmam… Karikatürlerin toplumdaki etkisi açıkçası bu yazının konusu değil ancak bir parantez açarak konu hakkında yorum yapmak istiyorum… İnsanların gülerken düşündüklerini ve bunu ciddiye aldıklarını pek sanmıyorum…. Önemli konuların mizahı cephesi kesinlikle olmalıdır… Sadece mizahı cephe açılırsa önemli konuların önemsizleştirilmesi söz konusu olabilir deyip parantezi kapatalım…
Gelecek olursak asıl konumuza bir mizah dergisinde yayımlanan ve bu yazıyı kaleme almama sebep olan karikatürle başlangıç yapmak gerekir…. Herkesin başından geçmiş olma ihtimali bu karikatürü üst sıralara koymamızı kolaylaştıracaktır… sıradan bir öğrenci sınav sonucunu beğenmeyip notuna itiraz etmeyi düşünür ve bunu uygular… öğretmenden gelen cevap klasiktir… fazla verilen puanları geri alınacağını söyler… öğrencinin birdaha hayatında itiraz etmemesi bu olaya bağlanır…
Böyle bir küçük olayın itiraz etmemesini sağlamaz tabiki de…. Ancak toplumdaki diğer özgüven kaybedecek davranışları eklersek pek de haksız sayılmaz aslında… okulda sorulan sorunun cevabı bilinse de yanlış cevap verme korkusu, öğretmenin söyledikleriyle kendi söylediklerini karşılaştırınca uyuşmadığını farkeden ama toplumdaki büyükler doğruyu söyler algısı bu büyük öğretmen olunca kat kat daha fazla güven oluşmasını sağlayan ancak kendine olan güveni yitiren bir hal almaya başlıyor.. evde sürekli ebeveynler tarafından yönlendirilip ona göre hareket eden bir toplumda itiraz etmek sanırsam bize lüks kaçıyor…
O zaman bir ikilem açmaya çalışalım… itiraz edilmeyen bir toplumda itiraz edilecek birşeyin olmaması mı ana etken yoksa itiraz edecek önemli bir mevzu olmadığından mı….
Bana kalırsa ikisi de değil… itiraz etmek için öyle önemli bir mevzu aramaya gerek yoktur… sırada beklerken senin önüne geçen kişiye itiraz gayette edebilirsin…. Bu mevzu çok önemli bir şey olmamasına karşın itiraz edilebiliyor… bu örnek açıkçası ikilemdeki ilk örneklemeyi de açıklıyor… itiraz edecek birileri de var demekki dedirtiyor….
Topluma ortada duran yada yaratılan bir şablonla şekil verilmeye çalışılıyor… neye tepki verip neye vermemesi gerektiği aile ortamında başlayıp eğitim öğretim hayatında devam eden daha sonra oluşan toplumdaki derin baskısıyla fırından yeni çıkmış kalıp keklere dönüveriyoruz…. Dinle ilgili küçük bir olay olsun hemen tepki vermeye hazır bir toplum varken vurup ensesinden ağzındaki lokmayı alan patrona karşı ne bir ses ne bir kelam….
Yani sözün kısası kalıbı kırıp atma zamanı geçiyor…. Ya o kalıbı kırıp insani reflekslerle itirazlarımızı yapacağız ya da günün mizah dergilerine konu olup kendimize gülmeye devam edeceğiz….