Turgut Özal öldürüldü

O kadar uğraştan sonra 3 şey kesınleşti.
1- Turgut Özal’ın zehirlenerek öldüğü, yani öldürüldüğü, (Allah Rahmet eylesin)
2- Süleyman Demirel’in öldürülme olayının içinde değilse bile öldürenlerin kim veya kimler olduğunu bildiği (inşallah kendisi de aynı akıbete uğrar),
3- Başta adli tıp olmak üzere bir kısım yetkililer gerçekleri ortaya çıkarırlarsa olacaklardan korktukları.
Evet sevgili okuyucular 8. Cumhurbaşkanımız, hemşehrimiz Turgut ÖZAL 17 Nisan 1993 tarihinde ölmüştü. 18 Haziran 1988 tarihinde de öldürülmek istenmiş, ama becerilememişti. Kemal Horzumların mutemet, Kartal Demirağ’ın tetikci olduğu dönemlerden geçtikten sonra ülkede çok şeyler değişti.
Şöyle bir göz gezdirelim:
1992- 94 yıllarında Adnan KAHVECİ, Uğur MUMCU, Ahmet Taner KIŞLALI, Eşref BİTLİS, Turgut ÖZAL ve bir çok kişi ölüyor veya öldürülüyor.
O dönemde Süleyman Demirel Başbakan,
Nusret Demiral Başsavcı.,
Ömer ŞARLAK GATA başkanı,
Orgeneral Kemal Yamak Cumhurbaşkanlığı genel sekreteri,
Erol Simavi Hürriyet Gazetesi sahibi,
Dr. Ali BOZER Hacettepe hastanesi Başhekimi,
Orgeneral Hasan IĞSIZ ordu komutanı,
Albay Aslan GÜNER köşk sorumlusu…..
Olaylara bir göz atalım :
İlk olarak 1988 de ANAP kongresinde üst araması yapılmıyor !.. Giriş SERBEST…
Mustafa KALEMLİ İçişleri Bakanı…
Uluslar arası kaçakçılık …. Sözünü sarfettiği sırada kurşun sıkılıyor…
27 Mayıs 1990 – Adnan Menderes ve arkadaşlarının kabri şimdiki yerine naklediliyor.
Ölmeden 3 ay önce aynı yeri oğlu Ahmet’e göstererek buraya gömülmesini istiyor.
Burası 1453 tarihinde Fatih Sultan Mehmet’in fetih sırasında otağ kurduğu yer…
Gelelim 93 e :
Çankaya Köşkünün harcırahları Başbakan Süleyman DEMİREL tarafından kısılmış,
Köşkte ambulans yok !...Şöfor yok…İlk yardım çantası bile yok!..
3. vitese geçmeyen 1970 model mercedesle gidiliyor…
GATA yerine Hacettepe Hastanesi, ACİL yerine çocuk servisi…
Kan tahlilleri kayıp !..
Kalp krizi yok, elde ölüm riski olmayan rapor var…
Rahmetli Özal yalnız ve korumasız ! Çankayada sıradan bir vatandaş gibi…
Uğur TONİK Kontrgerilla demiş, çocuğu kaçırılmış.
Köşkteki 2 hizmetçiden biri İngiltereye yerleşmiş…
Çalışanlardan biri A.B.D.ye gitmiş…
İhmal ve iddialar…
Başbakan Süleyman Demirel, Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın öleceğini biliyormuş (!)
Hüsamettin CİNDORUK gazeteci (akrabası) Emin ÇÖLAŞAN’a söylemiş…
19998 de Fatih Altaylının programında bu durum anlatılmış…
Otopsi yapılmıyor, hatta hiç sorulmuyor…
Bu sırada Ahmet ÖZAL Fransa da, Semra Hanım mumya istememiş (kendi ifadeleri)
DDK, MİT, Emniyet ihbarları değerlendirmemiş, soruşturma raporu falan da yok…
Rahmetlinin eşi Semra, oğlu Ahmet ve kardeşi Korkut ÖZAL yıllardır bu olayın araştırılmasını istediler, zehirlendiğinden şüphe ettiklerini söylediler…
Dönemin Sağlık Bakanı Halil ŞIVGIN,
Doktoru Cengiz ASLAN,
Vehbi Dinçerler, Mehmet Keçeciler, Mehmet AĞAR ÖZAL’ın ve 93- 94 yıllarındaki tüm ölümlerin araştırılması gerektiğini, şüphelendiklerini söylediler…
Bu kadar tesadüfe bakın !
ÖZAL nasıl ve neden öldü ?
Süleyman Demirel neden her seferinde acele açıklamalarda bulundu ?..
İhsas-ı rey sadece adalette mi var, Adli Tıpın açıklamasını beklemeden “safsata” diyen sayın Demirel, “ben söylemiştim, eceliyle öldü” neyin nesi ?...
ÖZAL’ın ölümünü açıklamadan ölürse, bildiklerini söylemezse hakkınızı helal etmeyin.
İLKSAN’ın arsasını Kemal ILICAK’a verdiği,” verdiysem ben verdim” dediğinde ben hakkımı helal etmeyeceğimi söylemiştim.
SONUÇ: Turgut ÖZAL’ı öldürenlerle işbirliği içinde değilse bile OMBUDSMAN Demirel kesinlikle zehirleyenleri biliyor!