Köyümün toprak kokan evlerini, tozlu yollarını özledim. Dağlarında gezip yagmurlarında ıslanmayı, ekin başaklarının arasında koşmayı özledim. Gecenin sessizliginde cekirgelerin sesini dinlemeyi, tilkilerin ulumasını, baykuşların ötüşünü, köpeklerin havlamasını özledim. Koyun sürülerinin uzaktan can seslerini, çobanların kaval sesini kuzuların melemesini, anamın saclarımı okşamasını özledim. Babamın kahveden gelirken heyacanla ayak seslerinin yaklaşmasını, evde miyim diye anama beni soruşunu, yatağımda oldugumu duydugunda mutlu oluşunu özledim. Gündüzleri kuş seslerinin eşliginde kahvaltı yapmasını, kedilerin miyavlamasını, ineklerin böğürmesini, tavukların gıdaklamasını sıcak taze yumurtalarını özledim. Taze süt içip, bahçeden hormonsuz domates, salatalık, biber yemesini özledim.Tıngır mıngır at arabalarının tarlaya gidişini, yanakları al al okula giden köy çocuklarını seyretmesini özledim.Tarlada çalışıp ögle sıcagında buz gibi taze ayran içmesini, derenin buz gibi sularında çimmesini özledim. Akşam olup garip bir sessizlige bürünen köyümü özledim.Yıldızların altında tatlı düşüncelerle uyumasını özledimmmm.