Aşk, ruha dokunmaktır. Karşısındakini bütünüyle hissedebilmektir.
İnsan ruhu o kadar derinlerdedir ki ona hiç kimse kolay kolay ulaşamaz .Onu hissedemez. Sevgili, ruha dokunan, onu hisseden ve hissetirendir. Bir tek sevgili bunu yapabilir ve bir tek aşk bunu yaptırabilir.
İçinde olduğumuz dönemde aşkın anlamı o kadar değişmiştir ki; aşk cinselliğe hapsolmuştur. Her aşk cinselliği barındırır. Fakat cinselliğin bu kadar hat safhada aşkın içinde yer almış olması gerek bilim ve gerekse teknolojinin sürekli ilerlemesinden de kaynaklanıyor olsa gerek. Çünkü, eskiden imkanlar o kadar kısıtlıyken aşk, sevgi, özlem bir başka yaşanırdı. Daha büyük anlamlar ifade ederdi. Peki şimdi! Şimdilerde tüm bu duygular daha kolay yaşanır oldu. Aşk aşk olmaktan, özlem özlem olmaktan çıktı. Tüm bekleyişler yerini beklentilere ve sıradanlıklara bıraktı.
Bilim ve teknolojiyi yadırgamıyorum tabiki, bizim hayatımızı bir çok konuda kolaylastırdı. Bizi her alanda ilerletti ama hayatı hiç olmadığı kadar basitleştirdi. Özümüze ait olan duyguları yitirmemize neden oldu. Toplum olarak hepimiz biliyoruz ki hayat böyle değildi. İnsanlar böyle değildi. İnsanlar güven duygusuna sahipti, sevgiye, dostluğa... Ama şimdilerde insanlar gözle temastan bile çekinir haldeler. Duygular o kadar sıradanlaştı ki ve aşklar o kadar kısa yaşanıyor ki...
Dediğim gibi Bilim ve teknolojiye asla karşı değilim. Bilim ve teknoloji bize hizmet ediyorken biz bunu kendi yaşamımızda kullanmak yerine bilim ve teknolojinin esiri oluyoruz. Hem de tüm insansal varlığımızla.
Neden bu hayatı güzel bir şekilde paylaşmak varken bizler içimize kapanıyoruz? Neden tüm insanlardan uzaklaşıp kendi kabuğumuzdan çıkamıyoruz?
Biz aşkı erişilmez diye seviyoruz. İçimizin derinliklerinde olduğu için seviyoruz, ama şimdiki ilişkilerimizde her hoşlandığımız kişi ruhumuza dokunuyor sanıyoruz ve çok geçmeden yanıldığımızı anlıyoruz. Anlayacağınız ruh da basitleşti. Artık içimizin derinliklerinde değil bir bakışa, bir tebessüme yerleşti.
Aşk güzeldir. Aşkı Aşk’la yaşamak daha güzeldir. Kaç kişi bu şekilde yaşıyordur acaba...