11
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
3027
Okunma

Yanlılığımız idam etmeye başlıyorum artık kör kuyuya düşmüş Yusuf gibi artık sukutu kendime pay biçtim bundan böyle sadece hayatın bana verdiklerine boyun eğmekten başka çarem kalmadı insan ki hayata bağlanma sarılma nedenlerini kendi beyni kendi yüreğinin doğrultusunda çizer çizilmiş olan bu yola ya yanalız adım atar yâda mutlak suretle birlerini kendine yandaş sırdaş can yoldaşı olarak alır bir iken bir den fazla olmaya başlar hayat bu bunun gereği olan saygıyı ilkin bireylerin bir birine alışması gerekmektedir ben hayatım boyunca hep yanlış anlaşıldım hep yanlış yoğruldum başkaları tarafından oysa hayatın beni yoğurması gerekirken kullar beni yoğurdu
bu acımasız dünyanın ilk tokatını ben hayatımı canımı gözümü krırpmadan vereceğim çocuklarım vurdu ne garip değil mi dünyaya gelmelerine sebep olan bir baba hayata gözlenirini açtığı çocukları tarafından hiç acımadan idam ediliyor hesap sormadan cezayi müdeler kale alınmadan baba idam ediliyor baba yüreği bu ya eden evlat ona da eyvallah demeyi biliyor çünkü canından kanından ruhunun en kıymetli yanları felek vurmuş gerisin geriye evlat vursa ne çıkar yanılzım dedim ben her gece yanlılığımı bir başıma içiyorum oysa GEVDAN koca bir aşiretin mensubu o kadar çok karabalık bir aile ki kaç kişi olduklarını tahmin bile edemezsiniz onların sucu evlatlarım dan kaynaklanan beni dışlama politikası ve yanalız kalmam neden olan bir düşünce zihniyet bunun bana olan zararı umurum da değil olsalar ne yazar olmasalar ne yazar ben üç goncamdan ayrı kalmışım dünya yansa umurum da değil çünkü gurbetin suyunu bir kere yudumladım düştü yüreğime bir kere gurbetin sesiz ve acımasız tarafı her derdini şerbet dedim içtim her narasında bin nara ile karşılık verdim ama yıkılmış bir yanımla yok olmaya yüz tutmuş bedenimi ayakta tutmak için çaba gösteriyorum oysa hayat bana da bir kere dahi olsa gülmeliydi bir şans vermeliydi bana bir tebessüm değmeliydi yüreğimin zarına
gönül buya öylesine güzel öylesine harika bir insan çıkardı ki bu acımasız dünya karşıma dünyada sadece ben şanlıyım demekten alı koyamadım kendimi üzerine titredim hayatı yeniden onunla yaşamaya yeniden bağlanmak istedim nerden bilecektim ki son tokat ondan olacaktı bir insan kaç kez ölür bu hayatta benim bildiğim bir kez ben defalarca öldüm defalarca dirildim her söylenen kelamda mezarımı kazdırdılar ellerimle evlat sancısını unuturdu bana yar sevdası bir yanlızılık dört duvar arasın da yaşanılıyor sukuta boğulur insan konuşacak bir canlı bulamasa yar derseniz uzak ırak yerlerde konuşacak o kadar çok kişi var ki etrafın da bazen yeter ulan dedirtecek kadar ya ben benim bu gurbette sadece bu edebiyat defterim vardı sadece burada huzuru bulmaya insan gibi bir kaç kelam etmeye çalışıyordum yalnız olmayan bilmez gecenin karanlığında ürpererek uyanmayı bir sese hasret kalmayı bir iki kelime konuşacak sesinin ruha işlemesine özlem duyulması ne demek anlatamam hayatımı bana zalim ben mi hayata karşı zalimim bunu anlayamadım çözemedim işte taşıdığım yürek eskilerden kalma saflığımın cezasını anlamayan yürekler ceza olarak kesiyor bana sizler bin ceza keseniz ne yazar hayat benim cezamı çoktan kesmiş sizin killer yetişmez bana oysa bir tatlı kelime dökülmeliydi dudakların aradın dan anlamalı inan yalnızlığın ne denli büyük bir elem olduğunu dilim lal gözlerim kör bakmadın hiçbir namahreme el uzatmadım bir fahişenin u.kurna çünkü sol yanım doluydu çünkü sol yanımın sahibi vardı koca dünyada bir ben kalmıştım birde o uzak ve ırk olan ben yanlınız lığımla boğuşurken cansız hayalinle teselli ararken ve her seferinde sesini duymak için sana koşarken sen benim bulunduğum durumu hiç ama hiç anlamdın anlayacak gibide görünmedin
umut dedim yar dedim can dedim her şeyimi ortaya koydum bir sevdanın mecnunu olmak kolay mı bir sevdanın uğruna ailene sırt çevirmek kolay mı ben senin için nelerden vaaz geçmişim sen bunun halen farkında dilsin kadın dediğin erine sahip çıkmalı seviyorsa güveniyorsa yeri gel dimi boş bırak mamalı uzaktan uzağa canım cicim demek kolay dil söyler dudaklar döker kelimeleri ama bununla bitmiyor ben bir canım yaşamıyor olsam da bir görüntüm var sol yanımda atan bir yürek var dört duvar arasında boğuşma kola değil yalnızlığı he r gece tek başına içmek kolay değil
_____Şimdi ben bu hayattan idamımı verdim artık görünmeyecek hiç bir şekilde yüzüm sesim artık naralarımın hiç biri kopmayacak çekiliyorum kendi köşeme tek sırdaşım tek dert ortağım ve tek beni anlayan bu dört duvarımın arasında kalmak istiyorum ve bu saatten sonra sukut ediyorum yüreğime değecek olan her kelama...
_______________Bir hüzün sarar benliğimi darağacına giderken umudumu yitirmeden ve benliğimdeki kahırları hiç yer dökmeden acılarımı dertlerimi kederlerimi geride bırakmadan gidiyorum belki bir gün bir kelam ile anılırım toprakta çürümden…GEVDAN