Aslında konuya nasıl başlayacağımı pek bilmiyorum ama şunu söylemek gerekirse yıllardan beri açıklık getirelemeyen yıllardan beri üstünü kapatılıp alttan alttan işlev gören toplumca halk dilinde ’’KADINA ŞİDDET’’ diye anılan,anıldığı an bile İNSAN olanın tüğlerinde etkileşim gösteren bu kavraam hala kadınlarımızın savunmasız bedeninde uygulamalı bir şekilde gösterilmektedir. Pekala sorarım bunun suçlusu kimdir ? Bunca acının bunca iğrenç tacizlerin bunca can yakıcı ellerin suçlusu kimdir ? Durun durun siz kulaklarınızı kapatmış dünyadan bihaberken ben söyleyeyim. Bunun suçlusu evdeki BEYDİR . Bunun suçlusu dışarda ki MAGANDADIR,SERSERİDİR ! Bunun suçlusu o odanıza astığınız posterdeki JÖNLERDİR ,bunun suçlusu tüm insanlıktır. Ya da pardon bunların suçlusu İNSANLIKTAN bir nebze nasibini almamış İNSANLARDIR.Hadi söylesenize bu hayatta en acı çeken en mahkum en mağdur en savunmasız en iyimser varlıklar kimdir ? Cevap yok değil mi ?
Tekrar söyleyin kadınların bu masumluklarını çıkar uğruna kullanan ,suistimal eden varlıklar kimdir ? Erkekler dimi ? yoo hayır hayır ben artık o varlıklara erkek bile demek istemiyorum bırakın onlara erkek demeyi insan kategorisine sokup cinsiyet ayrımı yapmıyorum. Onlara erkek demek onları adamdan sayıp erkek demek çoğu hemcinsine yüzyılın hakareti olur ! Erkeklik keşke dilde ki gibi kolayca oluşan kolayca pelesenkleştirilmiş bir şey olsaydı . Ama ne yazık ki erkeklik dışarda ona buna sataşan,eve gelince yemeği önünde hazır göremeyip o evi karısının ve çocuklarının başına yıkan masaya yumruğunu vurup yürek hoplatan ,istediği olmayınca elini tersiyle dağları deviren ve evde karısı onu heyecan içinde beklerken başka kadının kollarından sıyrılıp karısına kucak dolu sözlü tacizler getirmek değildir. Dünyada milyonlarca kadın aynı anda bu tür trajikomik vakalara maruz kalıyor. Ve her ne kadar devlette bir şekilde bu olayların sayısını azaltmaya çalıştıkça her gün yeni bir versiyonları dünyaya duyrulup gündeme sürülüyor.Belkide biz kadınların istediği tek şey,yara bere içinde topluma katılmak, kan revan içinde gazetelere çıkmak değildir. Biz kadınlar her ne kadar hakkımızı arasakta her ne kadar içimizdeki hırsa inansakta hiç bir zaman onur ve gururumuzu zedelicek davranışlarda bulunmayız. Hiç bir zaman acılarımızdan dolayı insanların bize zavallı gözlerle bakmasını kaldıramayız emin olun bu durum kadınlarımızın maruz kaldığı toplam şiddet gücünden daha çökertici daha can yakıcı daha mahvedicidir. Şunu unutmayın ki ,bir kadının istediğiniz kadar kemiklerini kırın içinde ki AR VE NAMUSUNU asla zedeleyemezsiniz. Yılmadık ,Yılmayacağız. Tüm kadınlar olarak el ele verip bu dünyayı değiştireceğiz buna ENGEL olan tüm ENGELLERİDE yıkacağız !



Seda ÇAKMAK