Kodlama

İnsanların çoğunu cinlerin kullandığını yazar bazı alimler. Bunu nasıl anlamalı? Burada cin enerji, sinyal varlığın sembolü olmalı. Yani insanlar sinyallerle kontrol ediliyor, edilebilir!

İnsanları kontrol etmek için kullanılan sinyallerin kalitesi ve inceliği önemli. Yapay üretilen yoğun enerjili sinyaller en kaba olanları. En emin yol, kontrol edilecek olan zihnin sinyalinin aynısını üretmekle olur. Bu dahi laboratuarda çok zor üretilir. Bu nedenle başka bir zihne diğer zihin tarafından gönderilen ve hedefin frekansına en yakın sinyalle yapılan zihin kontrolü en güçlü olandır, hipnoz gibi!

Günümüzde bu çok kapsamlı kullanılıyor; bebeklikten başlar. Ses sanatçılarının, tiyatrocuların çocukları bu kontrole bebekliğinden başlar, bebeğin kulağına okunan ezan dahi o dile ve kültüre olan tutkunun nedeni olarak ilerde karşısına çıkacaktır o bireyin…

Kodlanmış insanlara önceleri çok kızıyordum, şimdi acıyorum ama maalesef bu onların hatalarından mesul olmadıkları anlamına gelmez. Titreyip kendilerine dönmedikleri için hatalarından da mesuldürler!

Zihin kontrolü kitleleri robotlaştıran dalgalarla yapılabilir! Zaten en yaygın yapılanı bu. Bazı da kişi hedef alınarak sinyal bombardımanına tutulabilir! Büyü, sihir benzeri evrensel enerjileri de hedefe yönlendirerek hedefin tüm zihin algılarını çökertip verilen emri yerine getirmesi sağlanabilir! Bunlar zaten yapılıyor. Hatta bazıları bunun için medyum ve cinci hoca ararlar…

Harekete geçirilen evrensel enerji mutlaka bir hedefte sönümlenir. Bu yüzden sihir ve büyü ya da laboratuar ortamında sinyal üreten kişiler iş kazasına uğrayabilir. Yani yamulurlar… Çünkü tetiklenen enerji eğer hedefte kabul görmez ve yansırsa tetikleyene geri dönecektir. Her zaman hedef yollanan sinyali kabul etmeyebilir. Bazı başka hedefler etkilenebilir bazı da enerji bumerang gibi geri döner!

Son tahlilde; insan kendi kendini kontrol etmez ise başkaları onları kontrol etmek için harekete geçer, Toplumsal olarak da bu yansır. Her konuda önderine danışan; tarikat, cemaat liderlerine danışanların bu kişilerce kontrol edilmediğini kimse iddia edemez. Zaten insanlar bebeklikten kontrole ve itaate alıştırılır. Kutsal öğretiler dahi bu yönde verilir. Sözü uzatmayacağım; anladınız siz onu…

Ahmet Bektaş